Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Döndürmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bırakmak, Bükmek, Vermek, Yönetmek
- Dalkavukluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şakşakçılık
- Aheste kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yavaş, Ağır
- Bestelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakmak
- Sıhhiyeci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sağlıkçı
- Sayılı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahdut, Önemli, Belirli, Az Görünen, Sayılmış
- Yemeden İçmeden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hemen
- Sari kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşıcı, Bulaşkan, Geçici, Geçen, Bulaşık,
- Yitik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kayıp, Zayi
- Popo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıç
- Zihin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlak, Bellek, An, Bilinç, Dimağ, Hatır, Kafa, Yâd
- Savaşçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muharip, Cengâver
- Akım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cereyan, Akıntı, Hareket
- Çak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yırtık
- Avuç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aya
- Çepçevre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etrafını Alarak, Yüzük Kaşı
- Mülayim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uysal, Yumuşak, Huylu, Yumuşak, Ilımlı, Uygun
- Önerge kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teklif, Takrir
- İsabetsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yersiz
- İstelagmit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dikit
- İdam Cezası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İdam
- Lökosit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akyuvar
- Sargı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağ, Pansuman
- Out kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dışarı
- Sekreter kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazman
- Buruşuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırış Kırış, Pürüzlü, Kıvrım Kıvrım
- Kaynakça kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaynaklar, Kitabiyat, Bibliyografya, Bibliyografi
- Zat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öz, Kişi, Kimse, Adam, Kendi, Nesne, Şahıs, Şey
- Müsamaha kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hoşgörü, Yumuşaklık, Görmezlikten Gelme, Göz Yumma
- Engebelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Engebe
- Dövmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çarpmak, Çırpmak, Ezmek, Hırpalamak, Silkelemek, Tartaklamak, Vurmak
- Astana kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşik
- Solgunlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Matlaşmak
- Mualla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüce, Yüksek
- Refleks kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tepke, Tepki, Yansı
- Kumkuma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çömlek
- Uzay Gemisi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mekik
- Konar Göçer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göçeri
- Donatım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teçhiz
- Becerikli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Usta, Hünerli, Mahir, Maharetli, Yetenekli, Acar
- Amiyane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Basit, Değersiz, Bayağı, Sıradan
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü