Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Civelek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Neşeli, Sokulgan, Sevimli
- Cambaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akrobat, Kurnaz, Hileci, Hilekâr, Usta
- Kavasya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acıağaç
- Temizlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arılık, Saflık
- Mecnun Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıldırmak, Delirmek
- İcabet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyma, Kabul Etme, Razılık, Varma, Razı Olma
- Şart kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kayıt, Koşul
- Yitirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaybetmek, Kaybolmak
- Müstafi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstifa Eden, Çekilen
- Himayecilik Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kayırmak
- Cıbıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıplak
- Sınalgı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Televizyon
- Özgesi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öbürü
- Torpil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arka, Havadar, Kömek
- İttifak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyuşma, Bağdaşma, Anlaşma, Bağlaşma, Birleşme, Oy Birliği
- Kamarot kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kamaracı
- Kişileştirme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teşhis
- Denek Taşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mihenk Taşı
- Açıölçer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İletki, Gönyemetre
- Yıldırak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şimşek, Parıldayıcı
- Entertaiment kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğlence
- Kullanılmamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölmek
- Biberon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sütlük, Emzik
- Sıskalaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurumak
- Tecimen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tacir, Tüccar
- Terkidünya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Münzevi
- Benzer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eş, Benzeri, Müşabih, Mümasil, Dublör, Benzeşim, Bir, Emsal, Kabil, Misal, Nüsha
- Mahlut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karışım, Katışık
- Düzeltmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onarmak, Toplamak, Yapmak
- Sabankıran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kayışkıran
- Dışa Vurum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İfade
- Yek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bir, Tek
- Sayılma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ad
- Kanıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delil, İz, İstidlal
- Uzay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Feza, Gök, Mekân
- Cihannüma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kule
- Vetire kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süreç
- Bilaistisna kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayırmaksızın, Ayrımsız
- Temyiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayırt Etme, Farklandırma, Seçme
- Müfettiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Denetmen, Teftiş Eden, Denetçi, Bakman
- Temelden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kökten
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü