Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Cehennemlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Günahkâr
- Dipfriz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derin Dondurucu, Donduraç, Buzdolabı, Dondurucu
- Yekdillik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mutabakat
- Doğurmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurtulmak
- Atılgan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Girişken, Korkusuz, Cüretkâr, Acar
- Derhatır Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hatırlamak
- Masumca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temiz
- Baht kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Talih, Yazgı, Mut, Sur, Kader, Şans, Felek, Alın Yazısı, Nasip, Yıldız
- Rest Çekmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meydan Okumak, Son Sözü Söylemek
- Kaygan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaypak, Sürüşken, Yalçın, Kayağan, Zıypak
- Kazıma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kürtaj
- Kerhen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstemeyerek, İğrenerek, Gönülsüz, Tiksinerek
- Dinelmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dikelmek
- Mahrukat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakıt
- Yanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutuşmak, Çabalamak, Parıldamak, Parlamak, Çok İstemek, Çabalamak, Çok Üzülmek, Çok Sevmek
- İllet Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kızdırmak
- Şebnem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çiy
- Atlama Beygiri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beygir
- Dulda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Himaye, Siper
- Sabi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küçük Çocuk
- Yıkımlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahribat
- İfsat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kargaşalık
- Emmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekmek, İçmek, Soğurmak, Massetmek
- Ara Söz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstitrat, Ara Tümce, Ara Cümle
- Ekalliyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azınlık, Azlık
- Kısmen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bazı Bakımdan, Bazı Yönden, Bir Kısım, Kısımca
- Metanetsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanıksız
- Kuşat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açma, Açılış; Güzellik, Hoşluk
- Curcunalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ses
- Tutku kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğilim, Hevesli, İhtiras, İhtiraslı, Şevkli, Tutkunluk
- Primitivist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlkelci
- Uğurlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kademli, Kutlu, Mübarek, Meymenetli, Tekin
- Gelgit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabarma, Meddücezir
- Yok Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Batmak, Çıkmak, Dağılmak, Erimek, Kaçmak, Sönmek, Yıkılmak, Yitmek
- Belet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bildik
- Işıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parlak
- Ziyan Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ekmek, Heba Etmek, Heder Etmek
- Sulu Zırtlak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Limon
- Ataklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cesaret, Cüret
- Tahtakurusu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahtabiti
- İbraz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ortaya Koyma, Gösterme
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü