Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kuat ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Müşahede kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözlem
- Şiddetlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hızlanmak, Yükselmek
- İnanlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mümin
- Zamane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çağ, Dönem
- Sığınma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İltica
- Çıngar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gürültü, Kavga
- Küçümseme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alay
- Kasvetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntılı
- Böyle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şöylece, Gibi, Şekilde, Bunun Gibi, Bu Biçimde, Bu Yolda, Bu Çeşit
- Az Daha kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Neredeyse
- Prenses kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kinz
- Hanende kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Okuyucu, Şarkıcı
- Tutum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Davranış, Ekonomi, Gidiş, Hâl, Hareket, Hareket Tarzı, Hesap, İdare, İktisat, Seçenek, Şekil, Tavır, Yol
- Muaşeret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görgü
- Sağlığını Bozmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dokunmak
- İnançlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mümin
- Arslan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aslan
- İstirahat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinlenmek, Tatil, Rahat Etme
- İrtihal Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölmek
- İkmal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bütünleme, Tümleme, Bitirme, Tamamlama
- Sebil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yol, Hayır
- Takdimcilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sunuculuk
- Kesenekçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mültezim
- Aktör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oyuncu
- Zararlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dokuncalı, Muzır, Tahripkâr, Kötü, Muzır, Olumsuz, Pis
- Hasta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sayrı, Kesel, Parasız, Pestil, Rahatsız, Züğürt
- Fukara kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derviş, Fakir, Kembağal, Yoksul, Zavallı
- Umulur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muhtemel
- İmtihan Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Denemek, Sınamak
- Kazanma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İsabet
- Kadim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eski, Ezelî, Aşnı, Bayrı, Çoktan Ki
- Arzuhalci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilekçeci
- Anmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hatırlamak, Zikretmek
- Mecburiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yükümlülük, Zorunluluk, Gereklik, Zor
- Narenç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Turunç
- Hezimete Uğratmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çommak, Ezmek, Sindirmek, Yenmek
- Kötürüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oturak
- Cılız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıska, Eneze, Nahif, Çelimsiz, Basit, Değersiz, Güçsüz, Zayıf, Cansız, Gelişmemiş
- Bağrış Çağrış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gürültü, Şamata
- Yakşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyi, Olur, Peki
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü