Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Borç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kredi, Ödev, Ödünç, Vecibe, Deyn, Yükümlülük
- Büyükanne kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nine, Nene
- Sandıkça kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahfaza
- Hak Yolu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğruluk
- İtici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soğuk
- Kavram kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mazmun, Mefhum, Karın Zarı, Periton, Fehva, Nosyon
- Ötürü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolayı
- Asi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baş Kaldıran, İsyancı, Azıyan, Dik Başlı, İsyankar, Hayırsız
- İndirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşürmek, Kapamak, Kırmak
- Bir Zamanlar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eskiden, Vaktiyle
- Sallapati kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşüncesiz, Düşünmeksizin, Dikkatsizce, Saygısızca, Patavatsızca
- Stop kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dur
- Kitlesel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kütlevi, Toplumsal
- Aktarma Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aktarmak
- Askılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vestiyer
- Kımıldayan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oynak
- Yazıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kitabe, Hatıra
- Zındık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinsiz
- Azametli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görkemli
- Vetire kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süreç
- Zıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşıt, Ters, Akis, Aksi, Karşı
- Telepati kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzduyum
- Su Sığırı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Manda
- Dikeç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Direk, Sütun
- Abanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüklenmek, Çullanmak, Yaslanmak, Bastırmak, Dayanmak
- Pürtük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkıntı, Kabarcık
- Haklar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hukuk
- Kara Elmas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karbonado, Maden Kömürü
- Fenalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kötülük, Zarar, Şer
- Şaplak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tokat
- Hapşırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aksırmak
- Fakat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ancak, Ama, Lakin, Yalnız, Birak
- Mutantan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görkemli
- Mazeretli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mazur
- Yüksek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Faik, Güçlü, Koca, Yüce
- Aranje kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzenleme
- İşbaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşgüzar
- Sakametli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Kötü
- Yontucu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Heykeltıraş
- Mırıldamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hırlamak
- Titreme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarsıntı, Sıtma, Ürperti
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü