Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Billur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sırça, Kristal, Kesme Cam, Koç Yumurtası
- Oluşturulmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şekillendirilmek
- Düzyazı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nesir, Mensur, İnşa
- Toplu İğne kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sancak
- Arzıtilek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Utarit, Merkür
- İstiklal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağımsızlık
- Cehalet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisizlik, Bilmezlik
- Bone kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başlık
- Asaletli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soylu
- Kolcu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muhafız, Bekçi
- Yem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olta
- Gereksinmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyaç Duymak, Muhtaç Olmak
- Göçkün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göçebe
- Garaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Amaç, Hedef, Kin, Maksat, Düşmanlık, Garez, Öcük
- Mastar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adeylem
- Beyinli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akıllı
- Şanjan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanardöner
- Dışsal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haricî
- Jüpiter kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erendiz, Müşteri
- Harmandalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarhoş
- Hararetlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Canlanmak, Coşmak, Kızışmak
- Katil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öldürme; Cani; Öldürücü, Ölüme Neden Olan
- Pansuman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sargı, Sarık
- Tevdiat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yatırım, Mevduat
- Farsça kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acemce
- Küçe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sokak
- İktiza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerek, Gereklik, Gerekme
- Hırtapoz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aptal, Sersem, Şaşkın
- Enayi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avanak, Budala, Giç, Ördek, Sarsak, Bön
- Kişiler kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zevat
- Peşin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öndül, Önce, Önceden, Önden
- Anasır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Unsurlar, Ögeler, Elemanlar
- İstimal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kullanma
- Nazariyeci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuramcı
- Sâri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşıcı, Geçici
- Karşılaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buluşmak, Çatmak, Görmek, Rastlamak, Rastlaşmak
- Manyak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşkün, Müptela
- Dengelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tarazlaştırmak
- Kontra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aksi, Karşı, Karşıt
- Pazıbent kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kolçak
- Akıllıca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğru, Makul, Mantıklı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü