Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Beşkardeş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şamar
- Güdülebilen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güdümlü
- Örtmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Atmak, Basmak, Bürümek, Çekmek, Gizlemek, Kapamak, Kaplamak, Saklamak, Sarmak
- Müzaheret Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Desteklemek
- Cıvıl Cıvıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Canlı, Kalabalık, Neşeli
- Emrihak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölüm
- Solumak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nefes Almak
- Pasaklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kirli, Dağınık, Düzensiz, Çapaçul
- Pervasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cüretli, Korkusuz, Çekinmez, Sakınmaz
- Karikatür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taslak
- Tanlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkışmak
- Yuhalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İtiraz Etmek, Tuf Tuf Etmek
- Lifting kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerdirme
- Ziya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Işık, Aydınlık, Nur
- Örnekseme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıyas
- Müsebbip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nedenci, Sorumlu
- Belleten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilim Dergisi
- Yamuk Yumuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yamru Yumru
- Buz Yalağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalak
- Abdesthane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayakyolu, Tuvalet
- Alçalma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşkünlük, Zillet, Zül
- İhbarcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muhbir
- Hakikatsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vefasız
- Rejim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzen, Yol; Diyet
- Bölgesel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahalli, Yöresel, Lehçe
- Yanılarak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanlışlıkla
- Döşenmemiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuru
- Ekmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çörek, Nan, Nanıaziz, Kazanç, İş, Ekim Yapmak, Serpmek, Savuşmak, Atlatmak, Aş, Dikmek, Yemek
- Hazmetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sindirmek, Dayanmak, Katlanmak, Sabretmek
- Dogma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kör inanç, İnak
- Kokoz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Züğürt
- Yaman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duman, Huysuz, Kötü, Beğenilen, Fena, Korkulan
- Erkin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özerk, Serbest, Özgür, Müstakil, Hür
- Müennes kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dişil
- Evliya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ermiş, Eren, Yatır, Veli
- Lokalize Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sınırlamak
- Göcen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kedi, Pişik
- Damping kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşürüm, İndirim, Ucuzluk
- Sükûnet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durgunluk, Dinginlik, Hareketsizlik, Sessizlik, Huzur, Rahat, Sükûn, Dinme, Yatışma, Devinimsizlik
- Gümbürdemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölmek
- Teşkilat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuruluş, Örgüt
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü