Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Başhekim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baştabip, Sertabip, Başsagan
- Haykırış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Feryat
- Tahtelbahir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Denizaltı
- Yetimhane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetiştirme Yurdu
- Slogan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uran, Savsöz, Şiar, Propaganda Sözü
- Aldatıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güzel
- İradeli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstençli
- Mürettep kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzenli, Tertipli
- Papazi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bürümcük
- Tarifli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanımlı
- Cebin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alın, Korkak, Yüz
- Hemişelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daimî
- Sekreterlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazmanlık
- Kadastro kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeryazım
- Ekspansiyonist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yayılımcı
- Reform kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltme, İnkılap, Islahat, Düzeltim, Yeğleme
- Çodar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Celep
- Serdar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başkomutan, Başbuğ
- Karmaşa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kompleks
- Yaygara kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağırtı, Çığırtı, Ses, Şikayet
- Ananevi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geleneksel, Gelenekli
- Dâhiliye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçişleri, İç sayrılık, İçsel
- Statik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durgun, Dengesel, Durambilim, Duruk, Dural
- Gedikli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daimi, Kıdemli, Sürel, Temelli
- İcap Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerekmek
- Tamahkâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açgözlü, Hırslı
- Eksiltme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhale
- Paçoz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fahişe
- Alışveriş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlişki, İş, Muamele, Münasebet, Pazar
- Ortaya Koymak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkarmak, Dökmek
- Yumuşaklaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yumuşamak
- Yortmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koşmak
- Kalmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durmak, Geçmek, Konaklamak, Konmak, Oturmak, Tutmak, Yaşamak, Yetinmek
- Anaforcu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bedavacı
- Başka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diğer, Ayrı, Değişik, Farklı, Özge, Öbür, Sair
- Niyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşünce, Maksat, Nabız, Tasavvur, Amaç, Tasar, Kurma, Yasanlama, Yasan
- Organizatör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzenlemeci
- Negatif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eksi, Menfi, Olumsuz, Eksi yük
- Memnun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hoşnut, Mutlu, Kıvançlı, Kıvanmış
- Kese kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kestirme
- Rapor kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bildirge, Anlatım, İfade, Yazanak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü