Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Aklaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağarmak, Beyazlaşmak
- Eşarp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atkı, Baş Örtüsü
- Susma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sükût
- İmitasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taklit
- Uyuklama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şekerleme
- Soğuklaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soğumak
- Ayıtmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söylemek
- Mukavves kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğri
- Temsil Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göstermek
- Mühlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tehlikeli
- Ecdat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atalar, Dedeler, Ata
- Teslim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pes
- Saten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atlas
- Nişanlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adaklı, Sözlü, Yavuklu
- O Vakit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derken
- Vecibe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ödev, Boyun Borcu, Sorumluluk, Borç, Vazife
- Veziriazam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sadrazam
- Büyümek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkmak, Kabarmak, Palazlanmak, Serpilmek, Yaşlanmak, Yetişmek
- Çığırtı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çığlık, Yaygara
- Büluğ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erginlik, Baliğ Olmak
- Mir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Amir, Baş, Bey, Emir, Başkan
- Azadetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koyuvermek, Serbest Bırakmak, Özgür Kılmak
- İlkel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gayri Medeni, Barbar, En Adi, İptidai, Primitif
- Ebucehil Karpuzu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acı Hıyar, Eşek Hıyarı
- Anlayış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşünce, İzan, Zihniyet, Müsamaha, Telakki, Zeka, Feraset, Tolerans, Beyin, Hesap, İdrak, İhata, İş, Mezhep, Ufuk, Zihin
- Sefa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rahatlık, Eğlence, Neşe, Zevk, Gönül Şenliği
- Neşelendiren kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şen
- Sunuş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sunmak İşi, Ön, Maruzat, Ön Söz
- Abone Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürdürümlenmek, Dadanmak
- Sûr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boru
- Trajik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Feci
- Himmet Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kayırmak
- Kalın Kafalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aptal, Budala
- Kanaatlenme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İktifa, Tatmin
- Sürat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hız, Tempo, Hızlılık, Çabukluk
- Şamatacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gürültücü, Patırtıcı
- Yular kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yedek
- Cici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güzel, İyi, Hoş
- Aşina kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dost, Bildik, Tanıdık, Tanış
- Doru kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Keher
- Kararmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Siyahlaşmak, Kederlenmek, Canı Sıkılmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü