Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Vecibe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ödev, Boyun Borcu, Sorumluluk, Borç, Vazife
- Semt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölge, Yöre, Cihet, Taraf, Veçhe, Yaka, Yan, Yön
- Acilen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İvedilikle, Çabucak, Hemen
- Masun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korunmuş, Saklanmış
- Sigara İçmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çilim Çekmek, Tütün Çekmek
- Günce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Günlük
- Uyuklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dalmak, Mürgülemek
- Arınmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duru
- Kösemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilemek; Gıpta Etmek
- İşportacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hırdavatçı
- Heves kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arzu, Eğilim, İstek, Keyif, Merak, Şevk
- Posa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artık, Tortu, Çökelti
- Maytap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Havai Fişek
- Bayakki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deminki
- Hırs kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açgözlülük, Tamah, Ateş, Harislik, Hınç, Öfke, Soğumsuzluk, Aşırı Tutku, Kızgınlık
- Kesinlikle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katiyen, Kesin, Keskinlikle, Muhakkak, Mutlak, Mutlaka, Nasıl, Pekâlâ
- Yıldızlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açık, Duru
- Basiret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öngörü, Sezi
- Sonradan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilahare
- Vaaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğüt
- Kâğıt Torba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kese Kâğıdı
- Gün Batımı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gurup
- Hatıra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anı, Hediye, Yadigâr, Yazıt, Andaç, Anmalık
- Alçak Gönüllülük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tevazu
- Takdis Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kutsamak
- Sürel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daimi
- İgrofobi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teril Ürküsü
- Sadır Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Peyda Olmak
- İnfisah Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmak, Dağılmak, Kokuşmak
- Tenzil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İndirme
- Karahumma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tifo
- Kaydetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söylemek, Yazmak, Yazımlamak, Saptamak, Almak, Karşılamak, Not Etmek
- Debboy kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Depo
- Hercümerç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karışıklık, Kargaşa
- Burjuva kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kentsoylu
- Vahi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boş, Saçma
- Sabuklama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hezeyan
- İşleyim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sanayi
- Bozuk Para kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Bozukluk
- Artık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daha Çok, Fazla, Kalan, Gayrı
- Pat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yassı, Basık
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü