Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
İvinti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hız, Sürat, Çabukluk
- Mezun Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkmak
- Penguen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karabat
- Tanınan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maruf
- Geçek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güzergâh, Hat
- Haddinden Fazla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşırı
- Sönümlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İtfa Etmek
- Necaset kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pislik
- Haya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erbezi, Taşak
- Toplumsal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toplumla İlgili, Topluma İlişkin, İçtimai, Maşerî, Sosyal
- Nüzul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Felç, İnme
- Haydavcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürücü, Şoför, Yöndemci
- İhtiyatsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakınımsız
- Sersemlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sangılık
- Düşünce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akıl, Endişe, Fikir, Kanaat, Kanı, Kaygı, Mülahaza, Mütalaa, Nabız, Niyet, Rey, Sıkıntı, Tasa, Tasarı, Tasavvur, Karar
- Küçe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sokak
- Çeşni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özellik, Taam, Tat
- Harislik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hırs
- Kindik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göbek
- Yağlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Semiz
- Tapınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İbadet Etmek, Çılgınca Sevmek
- Yortmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koşmak
- Faraş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hakendaz, Turfanda
- Fevk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üst, Yukarı
- Çekişmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kavga Etmek, Tartışmak, Bozuşmak, Mücadele Etmek, Yarışmak, Değişmek
- Yabani kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vahşi, Tor, Yaban, Yamyam, Yabanıl, Ürkek, Sıkılgan, Görgüsüz, Kaba, Hoyrat
- Metris kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğreti Tabya
- İye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Malik, Sahip
- Mızırdanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sızıldanmak
- Serin Kanlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soğukkanlı
- Becermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozmak, Uydurmak
- Harıldamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalışmak, Yanmak
- Çekinti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tereddüt
- Sulu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşık, Vıcık Vıcık
- Mapus kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cezaevi, Hapishane, Mahpus
- Peşinci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öndülcü
- Ekspansiyonist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yayılımcı
- Satıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayi, Tüccar, Esnaf
- Uyuşmazlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçimsizlik, Anlaşmazlık, İhtilaf, Zıddiyet
- Uygulanan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçerli
- Sakıngan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müçtenip
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü