Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Sulu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşık, Vıcık Vıcık
- Avanta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kazanç, Beleş, Bedava, Çıkar
- Alayişli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli
- Saka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sucu, Payizbülbülü, Su Taşıyıcı
- Harap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıkık, Bitkin, Laçka, Perişan, Viran, Yorgun
- Baltalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sabote Etmek
- Külliyen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tamamen, Tamamıyla, Büsbütün
- Öncecilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnisiyatif
- Peyke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sedir, Kerevet
- As kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bey
- Aymaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisiz, Gafil
- Çeneli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çenebaz
- Bozdurmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozmak, Hurdalamak
- Semizlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Semirmek
- Havayi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bedava, Beleş
- Saptamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tespit Etmek
- Çözülmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gevşemek, Erimek, Yumuşamak, Yenilmek, Dağılmak, Çökmek
- Eksantrik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrıksı, Aykırı, Dışözdekli
- Belgelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ortaya Çıkarmak, Tevsik Etmek
- Alim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilen, Bilgin
- Varaka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kağıt, Yazılı Kağıt, Varak
- Dispanser kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakımevi, Sağlık Evi
- Kıskançlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haset
- Denetçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kontrol, Murakıp, Kontrolör, Müfettiş
- Sıkaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mandal
- Düzgün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyi, Mazbut, Muntazam, Beste, Düstur
- Meydana Gelmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oluşmak, Olmak, Ortaya Çıkmak, Baş Vermek, Çıkmak
- Davetkâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çağrıcı, Çekici, Çağıran, Davet Eden
- Müspet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olumlu, Yararlı, Pozitif, Tanıtlanmış, Tanıtlı, Artı
- Egemenlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hâkimiyet, Hükümranlık, Buyruk, Hüküm
- Tecrübesiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deneyimsiz, Toy
- Faaliyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etkinlik, Çalışma, Hareket, Canlılık, İcraat, Yürürlük, Çalışkanlık
- Ziyadar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ziyalı
- Aktiflik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etkinlik
- Aldırmazlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kayıtsızlık, Tasasızlık
- Koşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eklemek, İzlemek, Kaçmak, Kovalamak, Yüğürmek, Terfik Etmek
- Alımlı Çalımlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli, Güzel
- Sorutkan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Somurtkan
- Zahir Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirmek
- Külhanbeyi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başıboş, Kabadayı, Serseri, Haylaz Delikanlı, Nayta
- Damıtıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İmbik
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü