Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
İsmet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Namus, Arılık, Dürüstlük, Temizlik
- Baygınlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süzülmek
- Vali kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlteber, İlbay
- İşkence Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zulmetmek
- Özür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mazeret, Kusur, Sakatlık, Elverişsizlik
- Tasarruf Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artırmak, Tutmak
- Töhmet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suçlama, Kabahat
- Hazım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sindirme, Sindirim
- Sığın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alageyik
- Külah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hile, Kalpak, Oyun, Papak
- Savsaklanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sallanmak
- Çıtkırıldım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değmedüşer, Küseğen
- Mendirek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dalgakıran
- Revize Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltmek
- Teşkilatçılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örgütçülük
- Yersiz İş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gaf
- Elimine Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elemek
- Kösnümek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kızmak
- Müşteki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şikayetçi, Yakınan, Sızlanan
- İkilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşmazlık, Tefrika
- Cimrilik Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esirgemek
- Abonman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürdürüm
- Gözetmen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözcü
- Çeşme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pınar
- Kamplaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölünmek
- Çökme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göçük
- Kesmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayırmak, Azaltmak, Biçmek, Bölmek, Dayandırmak, Doğramak, Durdurmak, Gidermek, Kararlaştırmak, Kırpmak, Kötülemek, Parçalamak, Susmak, Yontmak
- İmleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İma
- Delicik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözenek, Mesame
- Sığınık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mülteci
- Güçbelâ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güçlükle
- Yadırgamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Garipsemek, Küllenmek, Alışamamak, Rahatsız Olmak, Ürkmek
- Yinelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekrarlamak, Tekrar Etmek
- Yasalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kanuni
- Uğru kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yol; Hırsız
- Tasfiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arıtma, Temizleme, Ayıklama, Özleştirme
- Albalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vişne
- Pazar Günü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yekşembe Günü
- Abecesel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alfabetik
- Garez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hınç, Kin, Düşmanlık
- Tepinmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Debelenmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü