Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Özet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hülasa, Sonuç
- Birader kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilader, Erkek Kardeş, Arkadaş, Ede, Kardeş
- Bitaraf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekimser, Yansız, Müstenkif, Kararsız, Tarafsız
- Dönüştürmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevirmek
- Güney kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cenup
- Mahir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Becerikli, Sanatkâr, Usta, Uzman, Yırtıcı, Eli Uz
- Örenlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Harabelik
- Âşıklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşkün
- Nağıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Masal
- Revnak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parlaklık, Göz Alıcılık
- Can Atmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstemek, Arzulamak
- Vakfe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duruş
- Ahunt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hoca
- Longplay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzunçalar
- Gizci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çaşıt, Casus
- Mahrut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koni
- Minnettarlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şükran
- Frame kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çerçeve
- Gıcır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeni
- Kızılyörük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yılancık
- Veçhe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Semt, Taraf, Yön
- Meyil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğim, Akıntı, Özlem, Eğilim, Temayül, İlgi, Eğiklik, Sevme, İstek
- Kanmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kani
- Memleketli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hemşehri
- Didişmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uğraşmak
- Sulta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetke, Otorite
- Ütmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yenmek (Oyunda)
- Kolonizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sömürgecilik
- Yakışır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygun, Yaraşıklı
- Mezraa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ekenek, Haymana
- Gidi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pezevenk
- Saçakbulut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ak Bulut, Sirrus
- Mahfi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gizli, Saklanmış
- Sürüklemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Getirmek, İtmek, Sevk Etmek, Sürümek
- Müptedi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acemi, Özne
- Özensiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dikkatsiz, Gelişigüzel
- Haykırış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Feryat
- Yetişim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Formasyon
- Zincir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağ, Demir Bağ, Pranga
- Katı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koyu, Merhametsiz, Misli, Muhkem, Pek, Sert, Sıkı, Acımasız, Berk, Tıkız, Zalim, Yeğin, Şiddetli, Sulp, Taşlık
- Gömüt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sin, Mezar, Metfen, Makber, Kabir
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü