Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Meyil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğim, Akıntı, Özlem, Eğilim, Temayül, İlgi, Eğiklik, Sevme, İstek
- Nod kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yumru
- İlhan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hükümdar, İmparator
- Pimpirik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Harap, Virane
- Lafakan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Çarpıntı
- Beyaz Zehir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beyaz
- Ömür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hayat, Varlık, Yaşam
- Azman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelişmiş, İri, Büyük
- Kılıbık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avratağız
- Bağışıklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muafiyet
- Gonca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tomurcuk, Konca
- Sağistem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hüsnüniyet
- Üzere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gibi, Neredeyse
- Sarık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pansuman
- Prostela kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önlük
- Sürür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevinç
- Ağir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağır, Değerli
- Kapan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzen, Hile, Kantar, Tele
- Antika kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eski, Tuhaf
- İçgüdüsel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnsiyaki
- Video kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Videoteyp, Sın
- Hava Taşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gök Taşı
- İmtihan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sınav, Sınama
- Yatkınlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beceri, Meleke
- İntihap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seçim, Seçme
- Emniyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asayiş, Emin Amanlık, Güven, Güvenlik, İtimat, İnanma, İnanç
- Yaşarmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nemlenmek, Islanmak
- Nim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yarı
- Tematik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzdemsel
- Dayanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaslanmak, Abanmak, Çullanmak, Çekmek, Dinmek, Durmak, Gelmek, Gitmek, Götürmek, Güvenmek, Hazmetmek, Sabretmek, Ulaşmak, Varmak, Yetişmek, İstinat Etmek, İptina Etmek, Mukavemet Etmek, Tahammül Etmek
- Misyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Amaç, Görev
- Hanedan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hanlık, Sülale, Büyük Aile
- Prim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mükâfat, Kesenek, Ödül
- Kuma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eş, Günü, Ortak
- Atışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tartışmak, Münakaşa Etmek
- Kamineto kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İspirtoluk
- Pekin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyice Bilinen, Muhakkak
- Aydınlatmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Işıtmak, Işıklandırmak, Tenvir Etmek, Tavzih Etmek, Bilgilendirmek
- Betim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Betimleme, Tasvir
- İratçıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müşkülpesent
- Kaynarca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaynak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü