Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Örümce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örümcek
- Gevşetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşaltmak
- Trekking kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dağ Yürüyüşü
- Öyküler kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kısas
- Yakınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağlamak, Koymak, Sızlamak, Sızlanmak, Şikayet Etmek
- Dindirme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sorgulama
- Kahvehane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kahve
- Sarf Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dökmek, Harcamak, Kullanmak, Tüketmek
- Tavşan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuyan
- Monizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekçilik
- Asabilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sinirlilik
- Hakim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yargıç, Başat, Yargıcı, Bilge, Filozof
- Temrin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bacanma
- Naziklik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nezaket
- Esma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adlar
- Çoğaltma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teksir
- Santra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ortayuvarlak, Orta, Merkez
- Tasavvuf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gizemselcilik, Sufilik
- Tahrik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kışkırtma, Kımıldatma, Hareket Ettirme, İşletme
- Karşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alın, Hakkında, Huzur, İçin, Karşıt, Kat, Muhalif, Mukabil, Nazır, Ön, Zıt
- Softalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağnazlık
- Rekor kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı En Üst Derece
- Kamus kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sözlük, Lügat, Büyük Sözlük
- Bilemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Keskinleştirmek
- Zayıf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıska, Cılız, Arık, Çelimsiz, Enez, Yetersiz, İnce, Kuru, Yufka, Güçsüz, Kuvvetsiz
- Şaşırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sapıtmak, Şaşalamak, Şaşmak, Tanlamak, Hayret Etmek
- Şiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabarık, Kozalak, Ur, Şişkin, Mil
- Sergerde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baş, Elebaşı
- Velut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğurgan, Üretken, Barlı, Mahsullü, Verimli
- Masör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ovman
- Telâş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Endişe, Kargaşa, Kaygı, Sıkıntı, Tasa, İvecenlik
- Şirret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Edepsiz, Geçimsiz, Huysuz, Yaygaracı, Kavgacı
- Roket kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fişek; Füze
- Püskürtü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lav
- Salameleyküm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Merhaba
- Maalesef kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ne Yazık ki, Üzülerek Söylüyorum, Yazık Ki
- Dizmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıralamak, Hazırlamak
- Bitmiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tamam
- Müruruzaman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hukuki Mühlet, Zaman Aşımı
- Aleniyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açıklık
- Firari kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaçak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü