Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Velut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğurgan, Üretken, Barlı, Mahsullü, Verimli
- Maslahatçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Danışman
- Kıygı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haksızlık, Zulüm
- Ücret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşılık, Bedel, Eder, Vergin, Müzd
- Kasımpatı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Krizantem
- Tılsım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çare, Önlem, Gizem, Kuvvet
- Tetkik Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak, İncelemek
- Şahsiyetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kişilikli
- Öz Geçmiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biyografi, Tercümeihal, Yaşam Öyküsü
- Karton kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mukavva, Kalın ve Sert Kağıt
- Ketmenlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çapalamak
- İstisna kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrıksılık, Ayra, Ayrama, Ayrı Tutma
- Neşvünema kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelişme
- Dolunay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bedir
- Mahzur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakınca, Engel, Çekince, Sonuç Kötülüğü
- Yeryüzü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arz, Dünya, Küre, Zemin
- Selamünkavlen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Felç
- Sınır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çizgi, Had, Hat, Hudut, Limit, Nokta, Serhat, Son, Uç
- Tediye Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ödemek
- Yüzden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üstten, Sathi
- Kontrolör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Denetimci, Denetçi, Kontrol
- Gerekmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lazım Olmak, İcap Etmek
- Baskın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dominant, Hakim, Sel
- Muhannet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alçak, Korkak, Namert
- Taharrüş Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İrkilmek
- Ödünç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Borç, Veresiye, İvaz, Taviz, İstikraz
- Kıyasıya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korkunç, Müthiş
- Yersiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gereksiz, Boşuna, Abes, Anlamsız, Fuzuli, Uygunsuz
- Yahudi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Musevi
- Alfabetik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abecesel, Dizinsel
- Celse kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İclas, Oturum
- İnikâs Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yankılanmak, Yansımak
- İhmalci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savsak, İhmalkâr
- Defo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozukluk, Kusur, Özür
- Vergili kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Veriml
- Ordu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalabalık, Koşun
- Tokat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şapalak, Sille, Şamar
- Canciğer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçten, Çok Yakın, Sıkı Fıkı, Pek İçten
- Bir Zamanlar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eskiden, Vaktiyle
- Kuldurbaşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elebaşı
- Efendim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Affedersiniz, Bağışlayın, Beli, Evet
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü