Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Âdemiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnsanlık, Adamlık
- Memnuiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yasak
- Eğin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arka, Beden, Endam, Vücut, Sırt, Boy Bos
- İkmal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bütünleme, Tümleme, Bitirme, Tamamlama
- Tezkere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kâğıt, Pusula, Betik
- Narahat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tedirgin
- Bildiri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tebliğ, Tebligat, Beyanname, Beyanat
- Alçaklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zül, Denaet, Pespayelik, Alçakça Davranış, Habaset, Şenaat
- Bir Zaman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biraz, Eskiden, Vaktiyle
- Milimi Milimine kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tam
- Garip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acayip, Tuhaf, Yadırganan, Yabansı, İlginç, Yoksul, Kimsesiz, Abus, Cins, Gariban, Yabancı, Zavallı, Gurbette Yaşayan, Elgin
- İcra Vekili kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakan
- Baş eğme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boyun Eğme, Baş eğim, İtaat, Teslimiyet
- Bağımsız Milletvekili kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağımsız
- Mevcut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Var, Var Olan, Bulunan, Birey Tutarı
- Kros kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kır Koşusu
- Eskiden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Evvelce, Evveller, Geçmişte
- Cilalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parlatmak, Övmek
- Büküm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kat, Kıvrım
- Önem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ehemmiyet, Hüküm, Yer
- Koza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Barama, Kozalak
- İtilaf Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşmak, Uyuşmak
- Samanyolu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kehkeşan
- Affetme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağışlama, Şefaat
- Katıksız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğal, Saf, Tabii, Tam, Yavan
- Muhtaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yoksul, Fakir, Gereksinimli, Eksikli
- Müteakip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ardıl, Ardı Sıra, Arkadan Gelen, Ardı Sıra Gelen
- Cüruf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dışık
- İdrak Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Algılamak, Anlamak, Erişmek, Kavramak, Ulaşmak
- Yalaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalım, Alaz, Alev
- Yersiz Hareket kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gaf
- Istırap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Keder, Üzüntü, Acı
- Olgunluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekâmül
- Şişman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kök, Semiz, Şişko, Tulum, Yoğun, Mülahham
- Şaşkaloz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şaşı, Şaşkın
- Teeddüp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Utanma
- Öğütmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekmek, Çiğnemek, Ezmek
- Zarafatçıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muzip
- Dayanaklık Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanak
- Nebi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalvaç, Resul, Peygamber, Savacı
- Motto kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlkesöz, Slogan
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü