Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Eskiden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Evvelce, Evveller, Geçmişte
- Veca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağrı
- Telesimek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zayıflamak
- Miktar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doz, Nicelik, Ölçü, Rakam, Oran
- Pahalılanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pahalanmak
- Takrir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söyleyiş, Anlatış, Önerge, Yerleştirme
- Alışveriş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlişki, İş, Muamele, Münasebet, Pazar
- Jilet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ülgüç
- Şoförlük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürmenlik, Sürücülük
- Kırınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oynamak
- Hafifsemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önemsememek, Küçümsemek, Mühimsememek, Yeğnisemek
- Mütekasil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üşengeç
- Abatlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güzelleşmek, Şenlenmek, Yakşılaşmak
- Girişimci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müteşebbis
- Değnekçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kahya
- Özellik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çeşni, Hassa, Husus, Hususiyet, İlim
- Göz Kamaştırıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görkemli, Muhteşem, Parlak
- Pens kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pense
- Yave kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşboğazlık, Cefengiyat
- Müşir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösterge, Mareşal
- Çakma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıban, Yara
- Erdemli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüksek
- Editör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Basıcı, Yayımcı, Naşir
- Onat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özenli, Düzgün, Muntazam, Yarar, Salih, Ahlaklı, Uygun
- Kayıplar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zayiat
- Kullanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalıştırmak, Yararlanmak, Almak, Değerlendirmek, Dökmek, Giymek, Harcamak, İçmek, İstismar Etmek, İşletmek, Sarf Etmek, Sömürmek, Takmak, Tutmak, Yönetmek
- Oy kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rey, Avaz, Ses, Tavış
- Antoloji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seçki
- Çevrimsel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Devrî
- Sülâle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soy Sop, Aile, Ev, Hanedan, Soy, Tohum, Ocak
- Poligami kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çokeşlilik
- Katılmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ek
- Hatırşinas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saygılı, Hatır Sayan
- Eğreti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Geçici, Muvakkat, Muvakkati, Öteri, Takma, Üstünkörü, Yararsız, Uyumsuz, Yakışmamış
- Kervankıran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çulpan
- Kafiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyak, Ayak
- Belirtmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tayin Etmek, Tebarüz Ettirmek, Tasrih Etmek, Açıklamak, Göstermek, Kaydetmek, Kesmek
- Ham Madde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ham Mal
- Örtmece kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kandırma
- Kertme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çentik
- Madrabaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolandırıcı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü