Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Otokritik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özeleştiri
- Emülsiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sütsü, Duyarkat
- Okutman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muallim
- Vesikalık Fotoğraf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vesika
- Hazırlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tedarik, Tedbir
- Fabrika kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üretim Evi
- Köklemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayarlamak
- Kabarma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelgit
- Yağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşman, Hasım
- Otomatikman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kendiliğinden
- Yemeni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tülbent, Çit, Değirmi, Yazma, Ayakkabı
- Olay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hadise, Hikâye, Vaka, Vakıa
- Zakkum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağı Ağacı, Ağı Çiçeği
- Uyuşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mutabakat, Anlaşma, İttifak
- Milletlerarası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uluslararası
- Nağme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ezgi, Melodi, Terane, Nota
- Mevki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Orun, Devlet, Durum, Kat, Mahal, Makam, Mesnet, Rütbe, Sandalye, Yer, Konum
- Meyletmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yönelmek, Eğilmek, Yeltenmek
- Cansiperane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Canını Verircesine, Özveriyle
- Portbagaj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bagaj
- Az Çok kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oldukça
- Enkaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıkıntı, Çöküntü, Döküntü, Harabe, Harabelik
- Kurnaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açıkgöz, Cambaz, Çakal, Kurt, Uyanık
- Bayat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kart
- Sakağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ruam
- Çıngıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çakıl
- Musallat Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sataşmak, Tutmak, Yapışmak
- Memba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaynak, Pınar
- Asıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerçek, Kök, Öz Kendisi, Kaynak, Köken, Çıkak, Gerçeklik, Doğruluk, En Çok, Başlıca, Ana, Cevher, Cins, Esas, Hakikat, Hamur, Mahiyet, Nesep, Özgün, Soy, Temel, Üs
- Barış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sulh, Hazar, Müsalaha, Barışmak
- Periferi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevre, Kıyı, Uç
- Şırınga kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İğne, Enjektör
- Gelin Abla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yenge
- Letafet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İncelik, Yumuşaklık, Güzellik, Hoşluk
- Taaccüp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şaşma
- Dalga kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alay, Gizli İş, Dalavere, Geçici Sevgili, Tolkun, Çalkantı, Dalgınlık, Macera
- Pek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çok, Dayanıklı, Katı, Sağlam, Sert, Sıkı
- Küreken kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Damat, Enişte, Güvey
- Bilvasıta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolaylı, Araçlı, Araçla, Dolayısıyla
- Simil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bacı, Hemşire, Kız Kardeş
- Salık Vermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haber Vermek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü