Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Cansiperane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Canını Verircesine, Özveriyle
- Ambulans kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cankurtaran
- Kekre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acımtırak, Ekşimsi, Buruşturucu
- Yakasız Mintan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kefen
- Sargın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçten, Yürekten
- Hainlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hıyanet, İhanet
- Kabartı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tümsek, Çıkıntı, Kabarcık
- Güle Güle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakşı Yol
- Tümbek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tümsek
- Emperyalist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yayılımcı, Sömürgeci
- Kıymetlendirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değerlendirmek
- Rayiç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürüm Değeri, Geçer, Eder
- Namına kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerine
- Elüstü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yarım Yamalak
- Keyifsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durgun, Rahatsız
- Uyumamış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyanık
- Meriyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yürürlük
- Deli Dolu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aktif, Patavatsız
- Çalkanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Coşmak
- Kemlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kötülük
- Kaçıncı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Niçenci
- Mefsuh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmuş
- Müttehit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birleşik
- Savsöz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Propaganda Sözü, Slogan
- Jandarma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açıkgöz, Zaptiye, Korucu, Kolluk
- Turfanda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeni, Faraş
- Resesyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durgunluk
- Münasebetsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saygısız, Aksi, Çirkin, Ters, Uygunsuz
- Bundan İlave kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Caba
- Çekemezlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haset, Zıddiyet
- Kır Sakız Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sırnaşmak
- Bisturi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Neşter
- Otamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tedavi Etmek
- Teokratik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinerksel
- Aykırı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ters, Karşıt, Münasebetsiz, Uymayan, Çapraz, Huysuz, Marjinal, Çap, Muhalif, Tersine, Zıddına
- Dağıtıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müvezzi; Distribütör
- Çetin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zorlu, Zor, Güç, Sert, Ağır, Müşkül
- Meşgul Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oyalamak
- Malzeme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gereç, Materyal
- Laf Anlamaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaba
- Azık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nevale, Gıda, Kumanya, Besin, Rızık
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü