Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Meyletmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yönelmek, Eğilmek, Yeltenmek
- İklim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diyar, Ülke
- Çürük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmuş, Temelsiz, Boş, Dayanıksız, Sakat
- Var Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkmak, Durmak, Yaşamak, Yatmak
- Gurur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Benlik, Büyüklük, Övünme, Çalım, Onur, Kibir, Kasıntı, Kurum, Loka, Tekebbür, Şeref
- İfildemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ürpermek
- Ongun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Verimli, Ağaç, Bayındır, Bol, Kutlu, Mesut, Mutlu, Totem, Arma, Bereketli, Feyizli, Mübarek
- İkmal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bütünleme, Tümleme, Bitirme, Tamamlama
- Eylem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fiil, Hareket, İş, Etki, Aksiyon, Ameliye, Ameliyat, Amel
- Alaca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ala, Ala Bezek, Ala Bula
- Kimyacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nesnebilimci
- Düdüklemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aldatmak
- Kocamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyarlamak, Yaşlanmak
- Barışık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevecen
- Karabat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Penguen
- Yeni Ay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hilal
- Bir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bir Tek, Aynı, Müşterek, Yalnız, Eşit, Ancak, Benzer, Eş, Sadece, Tek, Vahit
- Mürebbilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğitmenlik, Dadılık
- Sızıntı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akıntı
- Zenginleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalkınmak, Palazlanmak
- Ulaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağ Eylem
- Cennetlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cennetmekân, Günahsız, İyi
- Genç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Jön, Civan, Körpe, Taze, Yaş, Dinç, Toy
- Patavatsızlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gaf
- Anlayışsızlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahmaklık
- Oportünizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fırsatçılık
- Zemin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taban, Toprak, Yer, Düzlem, Dayanak, Döşeme, Dünya, Ortam, Temel, Yeryüzü
- Beri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bu Yana
- Bilgin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Âlim, Bilimci
- Beraber kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birlikte, Bir arada, Denk, Eşit
- Dokunan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapışık
- Sırgavıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anten
- Alengirli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli, Yakışıklı
- Dermansızlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güçsüzlük, Zafiyet
- Kıyın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zulüm
- Gelir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kazanç, İrat, Hasılat, Medahil, Varidat
- Kelimesi Kelimesine kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tıpkı
- Acınma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teessüf
- Özlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Veciz
- Cırttan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bodur
- Tecessüm Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirmek, Canlanmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü