Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Bilgelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgi, Hikmet, Vukuf
- Gizlilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahremiyet
- Efemine kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kadınsı
- Koygun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acıklı, Dokunaklı
- Zeng Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Telefon Etmek
- Antagonizma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tezat
- Zerk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçilme, İçitim
- Çağlar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çağlayan
- Sermuharrir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başyazar
- Üsteleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Israr, Tekit
- Radyasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Işıma, Işınım
- Pazubent kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kolçak
- Apışlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağ
- Edilgen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meçhul, Pasif
- Tedrici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kertel, Azar Azar, Derece Derece
- Kımıldamayan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakin
- İtaat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baş Eğme, Söz Dinleme, Boyun Eğme, Buyruğa Uyma
- Kuş Beyinli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aptal
- Armağan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hediye, Mükâfat, Ödül, Bağış, İhsan, Yadigâr
- Davranım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Davranış
- Jale kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırağı, Çiğ
- Pişman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nadim, Yeringen, Üzülen
- Sataşkan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mütecaviz, Saldırgan, Mütearrız
- Borazan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boru
- Din kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diyanet, İlmek
- Teorem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önerme, Dava
- Boklu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pis
- Bütünleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İkmal, Tamamlama
- Başgöz Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Evlendirrnek, Birleştirmek
- Maharet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetenek, Beceri, Beceriklilik, Ustalık, El Uzluğu, Uzluk
- Yıkmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozmak, Tahrip Etmek, Yük İndirmek, Suçlamak
- Badi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ördek
- Sızı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağrı, Istırap
- Fehmetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak, Kavramak
- Anarşi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kargaşa; Başsızlık, Karışıklık, Düzensizlik
- Yer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahal, Mekân, Orun, Alan, Arazi, Arsa, Arz, Belde, Bucak, Durum, Dünya, Görev, İz, Konum, Makam, Mevki, Mevzi, Nokta, Önem, Taraf, Ülke, Vaziyet, Yan, Zemin
- Kapitalizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anamalcılık
- Kadir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değer, Güçlü, İtibar, Kıymet, Kudretli, Muktedir
- Spesiyalite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özel Yemek, Özellik
- Hodkâm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bencil
- Lerze kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Titreme
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü