Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Pazubent kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kolçak
- Atmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fırlatmak, Yollamak, Ertelemek, Örtmek, Koymak, Çatlamak, Yırtılmak, Götürmek, Söylemek, Alışmak, Çalmak, Çarpmak, Çekmek, Çıkarmak, Göndermek, Kovmak, Solmak, Uzatmak
- Şikest kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Malul, Sakat
- Pehpehlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pohpohlamak
- Marazlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hasta
- Mangiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Para
- Noktalama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tenkit
- Tanzim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltme, Düzenli, Düzgün, Düzenleme, Yasama, Yoluna Koyma
- Katma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlhak
- Usare kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özsu
- Bir Araba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fazla
- Hümayun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kutlu, Mutlu
- Fondöten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzgün
- Büyükbaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karamal
- Sancımak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağrımak, Burulmak, Tutmak
- Mırın Kırın Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nazlanmak
- Tekerrür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekrarlanma, Yinelenme, Yeniden Olma
- Parçalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölmek, Kesmek, Paralamak, Sındırmak
- Halk Ozanı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Âşık
- Gine kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gene, Yine
- Sarf Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dökmek, Harcamak, Kullanmak, Tüketmek
- Tuğla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kerpiç
- Zevküsefa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğlence
- Haz Almak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hazzetmek
- Medeni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kültürel, Uygar
- Şarlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şarıldamak
- Orta Tedrisat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ortaöğretim
- Kiyaset kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Varışlılık, Akıllılık
- Sayışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hesaplaşmak, Takas Etmek
- Mezoderm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ortaderi
- Muktesit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutumlu
- Yavuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sert, Yaman, Çetin, Fena, Güçlü, Gürbüz, Güzel, İyi, Kötü, Pek Sert, Kıyak
- Fikrinden Taşınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Caymak
- Dayanışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mütesanit Olmak
- Eğmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bükmek
- Haydutluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soygunculuk
- Nahiv kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söz Dizimi
- Hapsetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alıkoymak, Engellemek, Kapamak, Sınırlamak, Tutuklamak
- Sayım Bilimi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstatistik
- Borçlanma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstikraz
- Oba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çadır, El, Ova, Yazı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü