Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Badi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ördek
- O Zaman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı O Vakit, Onda
- İlk Kânun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aralık
- Gösterişli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alımlı, Güzel, Ağır, Ağırbaşlı, Görkemli, Lüks, Oturaklı, Zengin
- Yarım Yamalak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelişigüzel, Eksik, Elüstü, Fevrî, Tez, Üstünkörü
- Arkalama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yardım
- Mahlut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karışım, Katışık
- Mamure kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayındırlık
- Sülâle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soy Sop, Aile, Ev, Hanedan, Soy, Tohum, Ocak
- Kutlama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tebrik
- Öykünmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örnek Almak, İmtisal Etmek, Taklit Etmek
- Döşemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekmek
- Kıvanç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevinç, Haz, Övünç, Güvenç, İftihar, Mefharet
- Şırakkadak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ansızın
- Tefeci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Selemci, Faizci
- Erteleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tecil, Tehir, Talik
- Saha kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alan, Arsa, Meydan, Yakut
- Sivrilme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temayüz
- Seyahat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gezi, Yolculuk
- Deşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delmek, Karıştırmak, Kazmak, Kurcalamak, Oymak
- Sokulgan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Girişken, Sevimli
- Naz Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırıtmak, Nazlanmak
- Trap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hendek, Tuzak
- Arkeolog kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kazı Bilimci
- Spiker kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşman, Sunucu
- Bildiriş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duyuru, İlan, Tebligat
- İbadethane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tapınak
- Pusula kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kâğıt, Yön Belirteci, Tezkere
- Gıda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Besin
- Kişioğlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnsan, İnsanoğlu
- Alicengiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurnaz, Düzenci, Hileci, Üçkağıtçı Kişi
- Tanımlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tarif Etmek
- Zengin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Varlıklı, Varsıl, Variyetli, Verimli, Gösterişli, Çok, Bol, Bay, Kibar, Varlı
- Postacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ulakçı
- Rahne kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gedik, Yarık, Deşik
- Zühul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hata, Unutma, Yanılma, Atlama, Yanıltı
- Göveri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sebze
- Ekşimsi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buruk
- Dokunmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ellemek, Batmak, Değinmek, Değmek, Dürtmek, Etkilemek, İlişmek, İlmek, Karıştırmak, Koymak, Sataşmak, Temas Etmek, Vurmak, Zarar Vermek
- Üçkâğıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolap, Düzen, Hile
- Antlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahitleşmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü