Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Spesiyalite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özel Yemek, Özellik
- Maldar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Celep
- Hayali kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşsel, Düşlemsel, Sanrısal, Muhayyel
- Çekilme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstifa, Ricat
- Tezlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çabukluk, Frekans
- Pazarlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesim
- Yoksul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fakir, Fukara, Çorak, Kembağal, Parasız, Sefil, Yetersiz
- Aşkın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçkin, Üstün, Çok, Fazla
- Dayatmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Empoze Etmek
- Zer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Altın, Yaldız
- Yükseltme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Terfi
- Yakut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saha
- Bağırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seslenmek, Kükremek
- Boğanak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sağanak
- Kudurganlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azgınlık
- Çığırtı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çığlık, Yaygara
- İlgililik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mensubiyet
- Kedersiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acısız, Tasasız
- Dayanıksız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çürük, Güçsüz, Yufka
- Kök Salmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oturmuş
- Şövale kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bedizlik
- Travma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vuruk, Sarsıntı
- Zatürre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Batar, Akciğer Yangısı
- Sabitleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tespit
- Açıklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzah Etmek, Tavzih Etmek, Göstermek, Yayımlamak
- Müphem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirsiz, Kapalı, Örtülü
- Düşünceli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tasalı, Kaygılı
- Hepatit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarılık
- Embesil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahmak, Aptal, Budala
- Müessif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üzücü, Acı, Acınacak
- Tediye Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ödemek
- Telafi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşılama, Giderme
- Atfetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yastamak, Dayamak, Yüklemek, Yöneltmek, Çevirmek, Vermek
- Anahtar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açar, Araç, Dil, Kurgu, Vasıta, Vesile, Açkı
- Endişesiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaygısız
- Koyun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kucak
- Örf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Töre, Anane, Gelenek, Adet
- Uyuşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yola Gitmek, İmtizaç Etmek, Mutabık Kalmak
- Lakırdı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söz, Laf, Konuşma, Boş Söz, Dedikodu
- Misil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Benzer, Defa, Eş, Kat, Kez, Miktar, Örnek, Benzeş
- Fizibilite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapılabilirlik
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü