Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Öncecilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnisiyatif
- Beis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakınca, Engel, Uygunsuzluk, Kötülük, Zarar
- Org kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erganun
- Gözetme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Himaye, Nezaret
- Lekeli Humma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tifüs
- Yığınla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çok
- İnat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayak Direme, Diretme, Direnim
- Soğukkanlılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İtidal
- Seyirtmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koşmak
- Ayakçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çelci, Gezici Satıcı, Çerçi, Hizmetçi
- Çatışma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çarpışma, Kavga, Dek
- Sol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çep
- Fit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ödeşme, Razılaşma
- Teşkil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oluşturma, Oluşum
- Sevi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşk
- Hayal Meyal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belli Belirsiz
- Kayısı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erik
- İmza Atmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kol Çekmek
- Tümce Bilgisi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söz Dizimi
- İş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alışveriş, Amel, Davranış, Emek, Eylem, Fiil, Hizmet, İşlem, Kâr, Konu, Maslahat, Mesai, Mesele, Meslek, Nöbet, Sorun, Teamül, Uğraş, Yürürlük
- Tamag kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cehennem
- Vedalaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uğurlaşmak
- Araştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sormak, Soruşturmak, İncelemek, Tefahhus Etmek, Tetebbu Etmek, Çalışmak, Aramak, Deşelemek, Eşmek, Gözlemek, Karıştırmak, Kaşımak, Sormak
- Mevhum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sanal
- Lifting kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerdirme
- Operatörlük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cerrahlık, Dizgicilik, İşletmenlik
- Tıynet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Huy, Maya, Yaradılış
- Zarar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ziyan, Mazarrat, Dokunca, Hasar, Hüsran, Zayiat, Eksilme
- Olgunlaşmamış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gök, Olmamış, Tor
- Diretme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnat
- Örtmece kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kandırma
- Minkab kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Burgu
- Çevrinmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tavaf Etmek
- Yoz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşlenmemiş, Dejenere, Kaba, Bayağı, Adi, Bozulmuş, Kısır, Yabanıl
- Bölüşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üleşmek, Paylaşmak, Taksim Etmek
- Böcü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Böcek, Kurt
- Katmer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katlama
- Palavra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uydurma, Yalan Söz, Balon, Yalan Danışma
- Yağız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esmer, Siyah, Yiğit
- Sıfatfiil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ortaç
- Gailesiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinç
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü