Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Yavuklu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sözlü, Nişanlı, İstekli, Namzet, Sevimli
- Ebleh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Budala, Alık, Akılsız
- Star kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıldız, Ünlü, Meşhur
- Aksi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ters, Zıt, Menfi, İnatçı, Hırçın, Huysuz, Karşıt, Titiz, Geçimsiz, Kötü, Münasebetsiz, Olumsuz, Suratsız
- Hazırlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dizmek, Kotarmak, Kurmak, Sağlamak, Tayyarlamak
- Simetri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakışım
- Sosyoloji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toplumbilim
- Hükümsüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçersiz
- Türap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toprak, Toz
- Şayet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğer
- Çoksesli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Polifonik
- Reklamcılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanıtıcılık
- Temayül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğilim, Meyil, Yönelim
- Şanssız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uğursuz
- Baş Göz Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Evlendirmek, Birleştirmek
- Yoksuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yoksul
- Cuşuhuruş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Coşkunluk
- Bilmukabele kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşılık Olarak, Ben de, Size de, Sizlere de
- Elüstü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yarım Yamalak
- Simsar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Komisyoncu, Aracı, Tellal
- Aksaklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arıza
- Kandırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aldatmak, Ayarlamak, İkna Etmek
- Yasamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teşride Bulunmak
- Arzuhal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilekçe
- İkircim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tereddüt
- Teveccüh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güler Yüz, Yakınlık Gösterme, Çevrilme, Yönelme, Sevgi, İlgi
- Mağrur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Övünçlü, Gururlu, Kurumlu, Konur, Burnu Büyük
- Tefeyyüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yükselme
- Eksport kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dışsatım
- Memba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaynak, Pınar
- İhvan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakın Dostlar, Arkadaşlar, Eş Dost
- Sıngın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korkmuş, Sinmiş, Çekingen, Ürkek, Üzgün, Kırık Dökük, Dağınık, Perişan
- Şahsi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özel, Kişisel, Kişilik
- Lifting kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerdirme
- Zırnık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Metelik, Sıçanotu, Arsenik
- Malzeme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gereç, Materyal
- İçtima Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toplanmak
- Yine kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekrar, Gene, Yeniden
- Yeregeçen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Havuç
- Çelmelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Badalak Vurmak
- Parfüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güzel Koku
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü