Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Simetri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakışım
- Çıtır Çıtır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gevrek
- Baylanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşve, Naz
- Valör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlam, Değer
- Rapor kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bildirge, Anlatım, İfade, Yazanak
- Yanılma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Galat, Hata
- Hiza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğrultu, Cerge, Sıra, Düzlük
- Göynük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanık
- Porte kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değer, Önem
- Sayışma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takas
- Kuruluş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bünye, İdare, Kurum, Müessese, Tesis, Teşkilat, Üretim, Yapı
- Sunilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapaylık
- Yüzlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaplamak
- Şerefsizlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onursuzluk, Alçaklık
- Elzem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çok Lazımlı, Zaruri, Çok Gerekli, Vazgeçilmez
- Çağrı Cihazı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çağrı
- Papaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Peder
- Helâ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tuvalet, WC, Abdesthane, Yüz Numara, Ayak Yolu
- Kusurlar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taksirat
- Oy kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rey, Avaz, Ses, Tavış
- Özlem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hasret, Tahassür; Meyil
- Şaki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haydut, Kuldur, Soygunçu
- Divan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kanepe, Meclis, Sedir, Taht
- Sası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kokuşmuş, Mütefessih
- Mühendis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıvcı
- Sallamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarsmak, Savsaklamak, Savurmak, Yellemek, Hareket Ettirmek, Baştan Savmak
- Akseptans kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabul
- Burum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büklüm
- Paytak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çarpık; Piyon
- Su Sığırı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Manda
- Evvel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçmiş, İlk, Kabak, Önce, Önceki
- Demirbaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avadanlık, Envanter
- Kavuşturmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolamak
- Mas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soğurma, Emme
- Mecelle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kitap
- Yatkın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yatık, Çürük, Yetenekli, Becerikli, Benimsemiş, Alışmış, Eğilimli
- Pandomima kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mim
- Doğrulamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onaylamak, Teyit Etmek, Tasdik Etmek, Ayarlamak, Desteklemek
- Telfin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takoz
- Şişlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şiş
- Alçak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adi, Ağır, Aşağılık, Hain, Namert, Pespaye, Rezil, Sefil, Soysuz, Süfli, Yavaş
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü