Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Takas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ödeşme, Sayışma, Değiş Tokuş
- Yüğürmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koşmak
- Hakir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değersiz, Keyfiyetsiz, Hor, Adi, Aşağı Görülen, Saygı Değmez, Yalımsız
- Eşekçe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaba
- Sefir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyükelçi, Elçi
- Kıvrak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atik, Derli Toplu, Aceleci, Canlı, Güzel, Şık, Yakışıklı, Hareketli, Becerikli
- Tıka Basa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doyunca
- Gözdağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tehdit, Korkutma, Yıldırmak
- Atik Tetik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevik
- Mübalağa Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abartmak, Artırmak
- Tekebbürlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Böbürlenmek
- Hande kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gülme, Gülüş
- Sularında kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakınlığında
- Sulp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Döl, Katı, Nesil, Omurga, Bel, Zürriyet
- Tura kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tuğra
- Gaseyan Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kusmak
- Muhayyile kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşlem, İmgelem
- Gözükme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tezahür
- Hoşnut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Memnun
- Mecaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değişmece
- Cuma Akşamı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Perşembe
- İmalatçılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üretimcilik
- Mazi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçmiş, Geri, Öten, Ötmüş
- Taharrüş Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İrkilmek
- Sahiplik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyelik, El, Mülkiyet
- Dışbükey kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tömsü, Konveks, Muhaddep
- Müşfik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevecen
- Nazlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Naz Etmek
- Eğleşme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İkamet
- Öğretim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahsil, Talim, Tedrisat
- Buçuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yarım
- Düzengâh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ova
- Fon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dipyüz, Alt, Görüntü, Kaynak
- İltica Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sığınmak
- Mülazım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teğmen
- Barama Kurdu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İpek Böceği
- Gebertmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öldürmek
- Olağan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olabilir, Adi, Alelade, Alışılmış, Basit, Tabii
- Anayasa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esas, Esas Kanun, Konstitüsyon, Temel
- Ay Işığı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mehtap
- Sahavet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı El Açıklığı, Akılık, Selektik, Cömertlik
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü