Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Ulaşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İdrak
- Mütekasil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üşengeç
- Sopa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayak, Değnek, Kazık, Kötek
- Virane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıkıntı, Tufeyli, Ören
- Isıölçer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalorimetre
- Adil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adaletli, Eşitlikçi, İnsaflı, Haktanır
- Sobe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yumurtamsı, Oval, Beyzi
- Detay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrıntı, Tafsilat, Teferruat
- Abstreleştirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mücerretleştirmek, Soyutlaştırmak
- Kota kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sınırlama, Had, Norma
- Sayvan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarkık Örtü; Kulak Kepçesi
- Hayatta Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaşamak
- Yükseköğretim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ali Tahsil
- Perdahlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küfretmek, Sövmek
- Multimedya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çokluortam
- Canevi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yürek
- Fabrika kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üretim Evi
- Cennet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aden, Uçmak, Behişt, Uçmağ
- Kalıplı Kıyafetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli
- Demir Rengi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gri
- Numaralamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kotlamak
- Çatal Ağız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delta
- Talaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dalga, Kasırga
- Vecih kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüz, Çehre; Yol, Tarz
- Rükû kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öne Doğru Eğilme, Namazda Elleri Dize Dayayıp Eğilme
- Pekmen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Milyon
- Uyruk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tabiiyet, Tebaa, Vatandaş
- Havalanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalkmak
- Dal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kol, Bölüm, Arka, Boyun, Branş, Budak, Çıplak, Ense, İhtisas, Omuz, Şube, Yalın, Birlik, Sırt, Düz
- Muharrir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazar, Yazman
- Yürüyerek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yayan
- Döş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağır, Göğüs
- Yalaka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arsız, Dalkavuk, Sırnaşık
- Uğraş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cenk, İş, Meslek, Meşguliyet, Mücadele
- Ara Düzelten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ara Bulucu
- Belleten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilim Dergisi
- Kılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıyafet, Eşkâl, Giyim, Üst Baş, Kisve
- Sağlamlaştırılmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muhkem
- İmha kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yok Etme, Kökünü Kesme, Ortadan Kaldırma
- Kahve Parası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bahşiş
- Mazur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mazeretli, Özürlü
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü