Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Terzihane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dikimevi, Terzi
- Metelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zırnık
- Loka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalım, Gurur, Çapaçul
- Durak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanacak, Mevkif
- Erzel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alçak, Soysuz
- Dersiz Topsuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karmakarışık
- Zinhar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asla, Sakın, Kesinlikle, Olmaya Ki
- Karides kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deniz Tekesi
- Beyazperde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sinema
Doğrusu Beyaz Perde şeklinde yazılır.
- Elik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dağ Keçisi
- Hanuman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ocak
- Testi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bardak
- İkiyüzlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mürai, Riyakâr
- Kurultay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kongre
- Daima kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürekli, Devamlı, Her Zaman, Hemişe, Hep, Vızır Vızır, Her Vakit, Sürekli Olarak
- Asliye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esas, Temel
- Zafiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zayıflık, Arıklık, Güçsüzlük, Dermansızlık
- Bildirme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arz, Tebliğ
- Hukuki Mühlet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müruruzaman
- Öğürtlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayırmak, Seçmek, Temizlemek
- Nezd kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yan, Kat
- Devinme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hareket
- Ekincilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tarım, Ziraat
- Muhbir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çuğul, Haberci, Jurnalci, Ele Veren, İhbar Eden
- Sütliman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durgun, Sakin, Sakit, Gürültüsüz, Olaysız
- Fesih kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozma
- Damarı Bozuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aksi, Huysuz, Sinirli
- Ray kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Demiryolu
- Hamletmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yormak
- Sahavet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı El Açıklığı, Akılık, Selektik, Cömertlik
- Layık Bilmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tenezzül Etmek
- Tamlanan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tümlenen
- Yeni Ay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hilal
- Tedirgin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Huzursuz, Bezmiş, Narahat, Rahatsız, Erinçsiz
- Musibetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Feci
- Abaküs kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sayı Boncuğu, Çörkü, Mihsap
- Nakil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşıma, Göç, Aktarım, Geçirme, Aktarma, Tayin, Atama, İletim, Göçürme, İletken, İletme, Aktarış, Taşın
- Yazmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açmak, Kaydetmek, Sermek, Söylemek, Haber Vermek
- Hürmetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüce, Muhterem, Sayın
- Karmaşıklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kompleks
- Düzülmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koyulmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü