Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Tecrübî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deneysel, Uygulamalı
- Kayırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korumak, İltimas Etmek, Gözetmek, Himaye Etmek, Himayecilik Etmek, Kohumbazlık Etmek, Himmet Etmek
- Tardetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savmak
- Göstermelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Numunelik, Numune, Örnek, Mostralık
- Mantıklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Makul, Mantıki
- Mütemmim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tümleç
- Çalkantılı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karmakarışık
- Mahzur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakınca, Engel, Çekince, Sonuç Kötülüğü
- İbnelik Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aldatmak
- Karayanık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karakabarcık, Şarbon
- Ele Geçirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutmak, Kazanmak
- Bahri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Denize Ait, Denizel, Denizsel
- Tespit Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirlemek, Saptamak, Vermek
- Taahhütlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alındılı, Bağıtlı
- İltimas Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kayırmak
- Yakarmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalvarmak, Niyaz, Tazarru, Hahiş Etmek
- Dahi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ökeli, Bile, Da, Hatta, De
- Düvel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yamuk, Şibih Mün Harif; Devletler
- Dallık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gündizme, Takvim
- Rötar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gecikme
- Hatırlatmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anımsatmak, Uyarmak, İhtar Etmek, Deşmek, Okşamak, Söylemek
- İfliç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Felç
- Sair kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başka, Diğer, Öteki, Öbür
- Tabip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hekim, Doktor, Sağaltman, Sagan
- Havandeste kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Havaneli
- Çıma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Halat Ucu
- Mağdurluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mağduriyet
- Gözü Kapalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözübağlı, Kör Körane
- Futa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Peştamal
- Münakaşa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tartışma, Atışma, Çekişme, Aytışma
- Otacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hekim, Doktor
- Hakim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yargıç, Başat, Yargıcı, Bilge, Filozof
- Geda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilenci, Fakir, Yoksul
- Mıymıntı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ataletli, Lenk
- Bilecen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ukala
- Yönder kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mürşit
- Esbak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eski, Geçmiş
- Penguen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karabat
- İçerlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alınmak, Bozulmak, Kırılmak
- Ulamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birleştirmek, Eklemek, İlave Etmek, Katmak
- Büğet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bent, Akarsu Birikintisi, Gölcük
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü