Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Demek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buyurmak, Düşünmek, Erişmek, Saymak, Ummak, Yeltenmek, Ses Çıkarmak, Söylemek, Söz Söylemek, Şu Halde, Öyleyse
- Lider kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önder, Reis, Şef, Kösem
- Çiftçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tarımcı, Ziraatçı, Rençper, Irgat, Gündelikçi, Eğner, Tarım İşçisi, Ekinci
- Kamu Oyu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçtimai Rey
- Cenabet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cünüp, Taharetsizlik
- Aygın Baygın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bitkin, Vurgun
- Viyadük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşıt, Kuru Köprü
- Uygulamalar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İcraat
- Kaçış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Firar
- Makbuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alındı, Fiş, Kabız, Alıt
- Konukevi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Misafirhane
- Faul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cerime
- Sataşkan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mütecaviz, Saldırgan, Mütearrız
- Peşinen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önceden
- Kösnümek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kızmak
- Delil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanak, Emare, Gerekçe, İp Ucu, Kanıt, Rehber, İz, Kılavuz
- Ağrı Sızı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sancı
- Öykünmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örnek Almak, İmtisal Etmek, Taklit Etmek
- Söz Geçiren kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hakim
- Klakson kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korna
- Yanardöner kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alıştım Yandım, Janjan
- Gemlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tersane
- Pişdar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öncü
- Sevmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gönül Vermek, Hoşlanmak; Okşamak
- Yakınlığında kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sularında
- Muaddel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değişik
- Ramazan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oruç Ayı
- Varda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savul, Kezik, Dikkat, Destur
- Haşyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korku
- Muziplik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takılganlık
- Atıştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yemek
- Azgın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azmış, Azılı, Coşmuş, Taşmış, Ele Avuca Sığmaz, Haşarı
- Ağıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mersiye, Sagu
- Düzme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzmece, Sahte, Uydurma
- Yurtlandırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İskân, Yerleştirme
- Kıpırdamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kımıldamak
- Arziyat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yer Bilimi
- Hav kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pamuk
- Süst kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyuşuk
- Otorite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetkili, Yetke, Sulta, Erke
- Ay Ağılı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hale
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü