Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Sunuş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sunmak İşi, Ön, Maruzat, Ön Söz
- Sandal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kayık
- Duluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şakak, Yüz
- Tümce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cümle
- Ar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Utanma, Utanç
- Aldatılma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kazık
- Vaka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olgu, Olay, Hadise
- Hazine kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaynak
- Prensipli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlkeli
- Renk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nitelik
- Bastırık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yük
- Gıdasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Besinsiz
- Sevimli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Babacan, Can, Maskara, Munis, Şad, Şirin, Yavuklu, Sempatik
- Restore Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onarmak
- Kıssa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öykü, Fıkra, Hikaye, Veciz
- Gezinme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seyran
- Mahsusen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özellikle
- Madun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alt
- Geçerlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Revaç
- Sorgulama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dindirme, İstintak
- Eğilmiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meyyal
- Tasın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahmin
- Fariza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görev
- Homurdanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mırıldanmak
- Kardeş Oğlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeğen
- Kestirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahmin Etmek, Sezmek
- Alalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gizlemek
- Gâvur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinsiz, Acımasız, Merhametsiz, İnsafsız, Gaddar
- Otarmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gütmek
- İnat Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Direnmek
- Çok kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşırı, Fazla, Fena, Geniş, Hayli, İyi, Kötü, Mebzul, Öte, Pek, Sonsuz, Yığınla, Yoğun
- Hak Yolu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğruluk
- Muhabbet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevgi, Yarenlik, Söyleşi, Dostça Konuşma
- Sadakat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlılık, Doğruluk, İçten Bağlılık
- Deyiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üslup, İfade, Tabir, Telaffuz
- Avaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nara
- Tezevvüç Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Evlenmek
- Çıkmaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dipsiz, Sonsuz, Sonuçsuz, Neticesiz, Sokak
- Münafıklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sinsilik
- Oğrun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gizlice
- Hileci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cambaz, Hilekâr, Madrabaz, Oyunbaz, Oyuncu, Soytarı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü