Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Sefir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyükelçi, Elçi
- Mesaha kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüz Ölçümü
- Tepelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eziştirmek, Hırpalamak, Yakşıca Dövmek
- Şehirlerarası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kentlerarası
- Plato kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzlük, Yayla
- Kara Pazar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karaborsa
- Uyarlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aktarmak, İntibak Ettirmek
- Yüzeysel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelişigüzel, Sathi, Üstünkörü, Yüzden
- Marj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pay
- Tutmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağrımak, Alıkoymak, Avlamak, Bağlamak, Başlamak, Beğenmek, Benimsemek, Bürümek, Girişmek, İzlemek, Kalmak, Kaplamak, Kapmak, Kavramak, Kullanmak, Müdafaa Etmek, Saklamak, Sarmak, Saymak, Sunmak, Taraftar Olmak, Tutuklamak, Uğramak, Ulaşmak, Varmak, Yakalamak, Yapışmak, Yapmak, Yenmek, Yönelmek, Zapt Etmek
- Bindirim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zam
- Tarla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toprak
- Eskiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taslak
- Dörtlük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıta
- Uykuluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dalak
- Cünüplük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cenabet
- Gündem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ruzname, Uysal, Gün Tertibi
- Uçmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirmek, Cennet, Kalkmak
- Gıdalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Besinli, Besleyici
- Müdür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yöneten, Yönetici, İdareci, Başöğretmen, Yönetmen
- Teber kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Balta
- Feyyaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Verimli
- Hikâye Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söylemek
- Kitabiyat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaynakça
- Ayyaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarhoş, İçkici, Alkolik
- Renkküre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kromosfer
- Parça kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölüm, Devam, Kesim, Kıta, Tane, Kısım
- Mir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Amir, Baş, Bey, Emir, Başkan
- Coşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Galeyan
- Kıta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ana Kara, Dörtlük, Parça, Tane
- Sude kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürmüş, Sürülmüş
- Feyz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Verimlilik, Bereket, Gürlük
- Seviye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzen, Düzey
- Savunu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savunma
- Çevrinmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tavaf Etmek
- İlişik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ait, Bağlılık, Ek, İlgi, İlişki, Münasebet, Merbut, Eklenmiş, Bağlanmış
- Kılıklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güzel, Temiz
- Etap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adım, Aşama, Merhale
- Kolonizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sömürgecilik
- Ayrıksız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstisnasız
- Görüntülemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaratmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü