Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Saçım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İsraf
- Kilometre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çağrım
- Tefessüh Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çürümek, Kokuşmak
- Haşmet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görkem
- Takıntı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Obsesyon
- Hinterland kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Everek, İçbölge
- Kaşımak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak, İncelemek
- Yanıltı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sehiv, Yanlışlık
- Titrek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Işıldamak
- Buruk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büklüm, Diş Kamaştırıcı, Tosun, Fazla Kekre, Tadı Kekre Olan
- Memleketli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hemşehri
- İsyan Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayaklanmak, Başkaldırmak
- Yağınç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzen, Suikast
- Kaygılı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meraklı
- Muhammen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahmin Edilen, Tasman
- İrtifa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yükseklik, Yükselti
- Mütekabil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşılıklı
- Işıltılı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Işıl Işıl, Işıldak
- Belirsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meçhul, Müphem, Uçuk
- Dayanamama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zaaf
- Ölümlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fani
- Konjonktivite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göz Yangısı
- Daraç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dar
- Güdelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kovalamak
- Zülfüyâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zülüf
- Korumak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önlemek, Bakmak, Beklemek, Esirgemek, Gözetmek, Gözlemek, Himaye Etmek, Kollamak, Müdafaa Etmek, Sakınmak, Saklamak, Savunmak
- Doyulmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doymak
- Meridyen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boylam
- Sökmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayırmak, Çıkartmak, Götürmek
- Menfur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İğrenç, Tiksindirici, Alçakça
- Şûra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meclis, Kurul
- Dünyalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mal, Mülk, Para, Servet
- Küldöken kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eş, Kadın
- Cefa Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zulmetmek
- Telek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yelek
- Gardiyanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kolculuk
- Çimil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anofel
- Meyletme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temayül
- Tecrübe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deneme, Deney, Deneyim, Sınama, Görgü
- Şayia kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yayıntı, Söylenti
- Uysal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçimli, Yumuşak Başlı, İtaatli, Munis, Söze Bakan, Yumuşak, Yüzüyola
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü