Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Sataşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşmak, Dokunmak, Yapışmak, Çatmak, Rahat Bırakmamak, Takılmak, Musallat Olmak
- Kaba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görgüsüz, Özensiz, Abullabut, Çirkin, Ham, Hantal, Kabak, Kalas, Kötü, Köylü, Nadan, Yoğun, Yoz, Sakil
- İntizamsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzensiz, Karışık
- Travma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vuruk, Sarsıntı
- Temizlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arılık, Saflık
- Pestil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hasta, Kak
- Yakınlarında kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğru
- Tuhafiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çerçi
- Pekiştirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sertleştirmek, Katılaştırmak, Sağlamlaştırmak, Beslemek, Sertleşmek, Tahkim Etmek
- Civan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Körpe, Genç
- Sorum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sorumluluk, Durum, Mesele, Mesuliyet
- Erken kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çabuk, Er
- Satmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taslamak, Vermek
- Dokumacılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekstil
- Kardeşlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beraberlik, Birlik
- Medenilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygarlık
- Ayvaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erkek Eş, Koca
- Lavabo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yunakça, Ayakyolu, Hela, Musluk, Tuvalet, Yüznumara
- Katedral kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baş Kilise
- Tuvalet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayakyolu, Hela, Wc, Yüznumara
- Çizinti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıyrık
- Birleşik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bir, Mürekkep
- Neşelenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Keyiflenmek
- Haleldar Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmak, Sarsılmak
- Kanca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karmak
- Güllabi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açıkgöz, Kurnaz
- Çömelmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çökmek
- İnsiyak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçgüdü
- Avadanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Demirbaş
- Kıç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayak, Bacak, Dip, Küfe
- Takatli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanıklı, Güçlü
- Haykırış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Feryat
- Siktirici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adi, Aşağılık, Bayağı
- Kavrulmuş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kebap
- İstikrar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Denge, Karar Tutma, Sabitlik, Kararlılık
- Nekbet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşkünlük, Talihsizlik
- Gözlemci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müşahit
- Tekne kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gemi
- Karınzarı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Periton
- Entari kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Giysi, Kadın Paltarı
- Yayımlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açıklamak, Çap Etmek, Çıkarmak, Neşretmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü