Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kavrulmu ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Peklik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Direnç, Kabız, İnkıbaz
- Üretmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oluşturmak, Yaratmak, Meydana Getirmek, Öndürmek, Çıkarmak, Yapmak
- Arkaüstü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sırtüstü
- Yitikler kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zayiat
- Eklenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Binmek, Gelmek
- Perçem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kâkül, Yele, Saç Tutamı
- Şenelmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyümek, Keyiflenmek, Serpilmek Yurt Haline Gelmek, Meskun Olmak
- Evvel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçmiş, İlk, Kabak, Önce, Önceki
- Şikâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ganimet, Av
- İştirakçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katılımcı, İşçi
- Kayık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sandal
- Meselâ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örneğin, Söz Gelimi, Söz Gelişi, Misalen
- Şairce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ozanca
- Düşmanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yağılık, Adavet, Husumet
- Kanun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yasa
- Sepmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Serpmek
- Feragat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vazgeçmek, Elçekme, İmtina
- Bölüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büro, Çağ, Devir, Fasıl, Göz, Kesim, Kısım, Kol, Kürsü, Departman, Seksiyon
- Daha kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şimdiye Kadar, Henüz
- Erik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alça, Kayısı
- Bir Tane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biricik, Yegâne
- Nazara Çattırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vurgulamak
- Güçlenmiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oturmuş
- Azimli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kararlı
- Örgün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müteazzi
- Palazlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İrileşmek, Büyümek, Gelişmek, Varlanmak
- Görünmez Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaybolmak, Yitmek
- Kimisi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bazısı, Kimi
- Mabet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tapınak, İbadethane, İbadetgâh
- Düzenbaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hilekâr, Hileci, Düzenci
- Vermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayırmak, Bayılmak, Çevirmek, Dayamak, Görmek, Harcamak, Hasretmek, İletmek, Katmak, Lütfetmek, Ödemek, Satmak, Serpmek, Tespit Etmek, Uzatmak
- Ses Seda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alamet, Belirti, Haber, İz
- İmtihan Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Denemek, Sınamak
- Vokalist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seslikçi
- Yanıltmaca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mugalata
- Beklenti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ümit
- Observasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözlem
- Mütenasip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Orantılı, Uyumlu, Uygun
- Vaki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olan, Olmuş, Koruyucu
- Numunelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örneklik, Göstermelik
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü