Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Salglamak ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Ağartmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beyazlatmak
- Oluşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meydana Gelmek, Başlamak, Çıkmak, Peyda Olmak, Teşekkül Etmek, Tekevvün Etmek
- Çarpışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savaşmak, Vuruşmak
- Yalkı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birey, Fert; Kendi Başına, Münferit
- Çelişik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mütenakız
- Sünepe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kılıksız, Uyuşuk
- Dayanışma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı El Birliği, Hemreylik, Tesanüt
- Kuvve kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşünce, Niyet
- Yasasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kanunsuz
- Lain kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Melun, Lanetlenmiş
- Mürşit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kılavuz, Rehber
- Soğukkanlılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İtidal
- Demin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayak, Biraz Önce, Şimdi, Şimdikinden Az Önce
- Tercüme Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aktarmak, Çevirmek
- Harcamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dökmek, Ezmek, Geçmek, Kullanmak, Sarf Etmek, Tüketmek, Vermek, Yemek, Yok Etmek, Öldürmek, Feda Etmek
- Epiderm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üstderi
- Fasit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Kötü
- Yetik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olgun, Yetişmiş
- Adavet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşmanlık, Husumet
- Aşiyan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ev, Mesken
- Pelit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Palamut
- Ecdat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atalar, Dedeler, Ata
- Ağız Kavafı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geveze
- Filozof kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşünce Bilimci, Felsefeci, Feylesof, Düşünür
- İlgisiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kayıtsız, Yabancı, Aldırışsız, Vurdum Duymaz, Alakasız, Bigâne, Dargın, Lakayıt, Soğuk
- Zayıflık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıskalık, Cılızlık, Arıklık, Çelimsizlik, Enezlik, Yetersizlik, Zaaf, Zafiyet
- Özel Olarak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özellikle, Hususen
- Çökmüş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozgun, Göçük, Pinpon
- Evvelden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eskiden, Evvelce, Önceden
- Dayanak Noktası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanak
- Feodal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derebeylik
- Bol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geniş, Çok, Bereketli, Ferah, İyi, Mebzul
- Abartmadan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilamübalağa
- Hücre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göze
- Yakarış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dua, Niyaz
- Haça kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çatal
- Cılk Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozmak
- Yanıkmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sızlanmak, Şikayet Etmek, İstika Etmek, Tazallüm Etmek
- Plüralist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çoğulcu
- Kodifikasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzenleme
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü