Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Ravi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rivayet Eden, Söyleyen, Anlatan
- Şehirleşme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kentleşme
- Tuhafiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çerçi
- Gark Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Batırmak, Boğmak
- Okuntu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Davetiye
- Söz Başı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ön Söz
- Taşımalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nakliye
- Ceza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eziyet, Müeyyide, Yaptırım
- Kedersiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acısız, Tasasız
- Alakalandırılma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koordinasyon
- Deprenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hareket Etmek, Kımıldamak, Kımıldanmak, Sarsılmak
- Bir Kez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bir
- Salamanje kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yemek Odası
- Nötr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tarafsız, Yansız
- Dükkân kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Satımevi, İş Yeri, Bakkal, Kumarhane, Mağaza, Salon
- Genişletme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teşmil
- Rendelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yontaçlamak
- Şarj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolum, Yükleme
- Akman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temiz, Saf
- Vazo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çiçeklik
- Nebat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bitki
- Başarısızlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muvaffakiyetsizlik
- Franchising kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adülev
- Dalkavukluk Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaltaklanmak
- Telafi Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşılamak
- Deruhte Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üstlenmek, Üzerine Almak
- Bulunmayan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıfır
- Ezelî Takdir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazgı
- Gerçekten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayağı, Doğrudan, Fiilen, Hakikat, Hakikaten, Nitekim, Sahi, Sahiden, Yakinen
- Dombay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Manda
- Pislik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kir, Dışkı, Kötü, Necaset
- Görmeden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gıyaben
- İstikrar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Denge, Karar Tutma, Sabitlik, Kararlılık
- Gözetlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözlemek, Tarassut Etmek, Tecessüs Etmek
- Cengâver kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savaşçı, Cenkçi, Savaşkan, Vuruşkan
- Santimantalist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duygusalcı
- Kiliz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saz
- Cürüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suç, Yanlışlık, Kusur, Hatadan Doğan Durum
- Methiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Övgü
- Güçlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Canlı, Dayanıklı, Demir, Diri, Gürbüz, Kadir, Korkunç, Kudretli, Kuvvetli, Muazzam, Üstelik, Yüksek
- Teslim Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bırakmak, Devretmek, Terk Etmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü