Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Provokasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kışkırtma
- Moruklaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyarlamak, Yaşlanmak
- Şöhretsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ünsüz
- Hatıra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anı, Hediye, Yadigâr, Yazıt, Andaç, Anmalık
- Sayı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adet, Nüsha, Skor, Nicelik
- Fakirleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yoksullaşmak
- Ilıştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ilıklaştırmak, Ilıtmak
- Müdür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yöneten, Yönetici, İdareci, Başöğretmen, Yönetmen
- Tüs kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ülger
- İmla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doldurma, Yazım
- Tahriş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tırmalama, Kurcalama, Azdırma, İrkiltme
- Tamirhane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onarımevi
- İbaret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oluşan, Meydana Gelen, Oluşmuş
- İtimat Reyi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güven Oyu
- Kılgılı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kullanışlı, Uygulamalı, Ameli, Tatbiki, Pratik
- Uğraşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emek, Müsademe, Savaş
- Sahne kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görüntü, Oyun, Oyunluk, Podyum, Görüntü, Bölüm
- İrsiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalıtım, Veraset
- Muanid kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diretken
- Sefer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yolculuk, Defa, Kere, Kez, Savaş, Yol, Savaşa Gidiş, Harp
- Kotlet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pirzola
- Kaygı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dert, Düşünce, Efkâr, Endişe, Gaile, Gam, Merak, Tasa, Üzüntü
- Fingir Fingir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oynak
- Zor kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güç, Güçlükle, Sıkıntı, Güçlük, Rahatsızlık, Yüküm, Mecburiyet, Baskı, Çetin, Kıyın, Cebir, Emekli, Kuvvet, Müşkül, Sıkıntı, Yaş, Zorla
- Pörsümemiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diri
- Züğürt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parasız, Kembağal, Hasta, Pulsuz, Yoksul
- Meçhul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilinmeyen, Belirsiz, Bellisiz, Bilinmedik
- Kıta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ana Kara, Dörtlük, Parça, Tane
- Karavaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kul, Cariye, Halayık
- Perestiş Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevmek
- Arz Cazibesi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yer Çekimi
- Yasa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kanun
- Tebellür Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirmek
- Nüfus kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahali, Kişi, Şenlik
- Tatlıca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güzel, Hoş, İçten
- Kederlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üzülmek, Tasalanmak
- Anemometre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yelölçer, Akışölçer
- Külhan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cehennemlik
- Gezge kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karakol, Devriye
- Tanrısız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinsiz, İmansız, Putperest
- Hayat Hikâyesi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öz Geçmiş
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü