Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Zor kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güç, Güçlükle, Sıkıntı, Güçlük, Rahatsızlık, Yüküm, Mecburiyet, Baskı, Çetin, Kıyın, Cebir, Emekli, Kuvvet, Müşkül, Sıkıntı, Yaş, Zorla
- Varsayımsal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Farazi
- Silkelenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Silkinmek
- Haysiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değer, İtibar, Onur, Saygınlık, Şeref, İtibar, Yalım, Iz Saygısı, Aygınlık
- Torpil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arka, Havadar, Kömek
- Düzensiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşık, Dağınık, Karışık, Perişan, Savruk
- Hazan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güz, Sonbahar
- İntibak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyma, Uyarlama
- Müdahale kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karışma, Araya Girme, El Atma, El Katma, El Sokma
- Öğütlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nasihat Etmek
- Dipçik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kundak
- Ziraatçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tarımcı
- Onanma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tasvip, Tasdik, Muvafakat
- Omuzlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşırmak
- İlk Kânun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aralık
- İstikrar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Denge, Karar Tutma, Sabitlik, Kararlılık
- Karakul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karagül
- Jips kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alçı, Alçıtaşı
- Podyum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüksekçe Yer, Seki
- Mesture kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gizli, Kapalı, Örtülü
- Suvarmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sulamak
- Zorluklar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müşkülat
- Yalınlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açık
- Tanış Olma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanışma
- Kent kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köy, Şehir, Kasaba, Site
- Şırınga kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İğne, Enjektör
- Havi Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçermek, İhata Etmek, Kapsamak
- Can kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaşama, Ruh, Birey, Emanet, Gönül, Güç, Hayat, Kişi, Sevimli
- Çelimli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güçlü
- Tedris kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğretim, Ders Verme
- Ormangülü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açalya
- Yoğurt Çiçeği kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Papatya
- Cerime kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Faul
- Telesmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acele Etmek, Aşıkmak
- Godoş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pezevenk
- Haşmetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görkemli
- Sarma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolma, İstila
- İftira Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karalamak
- Muaşeret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görgü
- Tüketim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yoğaltım, İstihlak
- Tekrarlanmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mükerrer
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü