Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Pişkin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Girgin, Olgun, Sırtık, Utanmaz, Vurdumduymaz, Aldırmaz, Yüzsüz, Alışmış
- Meselen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örneğin, Söz Gelimi
- Engel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duvar, Köstek, Mahzur, Mani, Müşkül, Pürüz, Yük, Mania
- Arkaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağıl
- Yakşıca Dövmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tepelemek
- İşten Kaçmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaytarmak
- Anlamdaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eş Anlamlı, Müteradif, Sinonim
- Çukur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mezar, Çökük
- Sahnelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temaşaya Koymak
- Kindik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göbek
- Çizgi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eksen, Hat, Sınır, Temel
- Münakale kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ulaşım
- Tedricen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gitgide, Giderek, Yavaş Yavaş, Azar Azar, Derece Derece
- Sınamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Denemek, Tecrübe Etmek, Muayene Etmek, İmtihan Etmek
- Yaylım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Otlak
- Sarhoş Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olmak
- Esasından kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temelinden, Başından, Kökünden
- Amir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buyuran, Buyurucu, Üst, Baş
- Giysi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkarmak, Çul, Don, Elbise, Entari, Giyecek, Giyim, Kıyafet, Paltar, Üst, Üzeri, Libas
- Avadanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Demirbaş
- Gelişim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnkişaf, Tekâmül
- Acıklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hazin, Trajik, Dramatik, Üzücü, Dokunaklı, Feci, Gussalı, Kederli
- Parfüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güzel Koku
- Savunma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müdafaa, Defans
- Yırtıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahir, Vahşi, Müfteris
- Yay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Keman, Zemberek
- İkinci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tali
- Kesim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşma, Bölge, Bölüm, Endam, Kesit, Kısım, Parça, Pazarlık
- Telek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yelek
- Performans kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başarım, Takat, Takat Sınırı
- Muvakkati kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğreti, Geçici, Muvakkat, Muvakkaten
- Jeotermik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerısıl
- Şoför kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürücü, Haydavcı, Sürücü, Yöndemci, Kaptan
- Bent Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlanmak
- Yerleştirme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İskân, Düzen
- De kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bile, Dahi
- Külah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hile, Kalpak, Oyun, Papak
- Tedirgin Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Huylanmak
- Prodüktör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapımcı, Üretici
- Savan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örtü, Geçici, Devamsız, Muvakkat, Değersiz
- Hemşire kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tıp Bacısı, Şvester, Kız kardeş, Bacı, Simil
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü