Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Otokrat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saltçı
- Takım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cihaz, Dest, Grup, Küme, Set, Zümre, Ekip, Trup, Tür, Çeşit, Dizge, Sistem
- Hayın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hain
- Ceman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hepsi Birden, Toplu Olarak
- Mutat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alışılmış, Alışılan, Her Zamanki
- Simetri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakışım
- Esnek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elastiki
- Zan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sanı, Güman
- Sökmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayırmak, Çıkartmak, Götürmek
- Çözmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Halletmek, Kurtarmak, Açmak, Yeçmek
- Vecibe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ödev, Boyun Borcu, Sorumluluk, Borç, Vazife
- Hâsıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oluşma, Ürün, Verim, Olmuş, Ortaya Çıkmış
- Dindirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gidermek
- Geçkin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçmiş
- Metfen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabir, Mezar
- Gevrek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözü Sulu
- Tümör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ur, Vejetasyon, Bağa, Neoplazma
- Pespayelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alçaklık
- Sele kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sepet
- Kara Pazar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karaborsa
- Kıvırcık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ondüle, Kıvrık, Dalgalı, Cingelek, Kıvırcık marul, Kıvırcık Koyun
- Afişlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göstermek, Nitelemek
- Hademe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görevli, Odacı
- Lahana Sarması kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarma
- Hevessiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İsteksiz
- Tayyetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkarmak, Yok Etmek
- Namdar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ünlü
- İdadi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lise
- Bulaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kirlenmek, Sürülmek, Sirayet, Çatmak, Çıkmak, Girmek, Sataşmak, Sirayet Etmek, Sıvışmak
- Öğle Vakti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğle, Zeval Vakti, Öğleyin, Öğlende, Gün Ortası, Nısfınnehar, Günorta Çağı
- Doruk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zirve, Şahika
- Taharetsizlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cenabet
- Legalite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yasallık
- Edim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Amel, Fiil, İvaz
- Pahalılanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pahalanmak
- Egzogami kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dışevlilik
- Underground kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeraltı
- Düzenbaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hilekâr, Hileci, Düzenci
- Sadet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mevzu
- Ekvator kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hattı İstiva, Eşlek
- Kankırmızı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üstün, Yaman
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü