Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Orak Ayı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temmuz
- Olgunlaşmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetişkin
- Sorumak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emmek
- Huy kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Damar, Doğa, Hasiyet, Haslet, Mizaç, Seciye, Tabiat, Tıynet, Yaradılış, Âdet, Alışkanlık
- Köpürme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Feveran
- Eklenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Binmek, Gelmek
- Sükûnet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durgunluk, Dinginlik, Hareketsizlik, Sessizlik, Huzur, Rahat, Sükûn, Dinme, Yatışma, Devinimsizlik
- Sağlık Muayenesi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muayene
- Bulut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Endişe, Keder, Ebr, Stratus
- Kıray kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asi, Delikanlı, Genç
- Antipati kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevmezlik, Soğukluk, İticilik, Sevimsizlik
- Kabarmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşmak, Şişmek, Artmak, Kafa Tutmak, Başkaldırmak, Böbürlenmek, Büyümek, Kalkmak
- Depremyazar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sismograf
- Tenasül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üreme
- Norma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kota
- Alaycı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müstehzi
- Presleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıştırma
- Yağcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dalkavuk, Yaltak, Yalaka
- Derebeyi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zorba
- Sinik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sinmiş, Pusmuş, Yılmış
- Gıpta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İmrenme
- Derakap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çabucak
- Kefalet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kefillik, Zaminlik, Oğalık
- Kalem Efendisi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kâtip
- Tatlılıkla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tatlı
- Sözcük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kelime, Lügat, Söz
- Yalaza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalım, Alaz, Alev
- Salavat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Salat
- Hafiflemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağırlığı Azalmak, Kolaylaşmak, Şiddeti Azalmak, Azalmak, Rahatlamak
- Boyalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boyanmış, Süslü
- Sebep kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İllet, Menşe, Münasebet, Neden, Saik, Vesile, Gerekçe
- Afallamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şaşırmak, Garipsemek
- Affedersiniz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Efendim
- İhtiyar Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katlanmak
- Kumpir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Patates
- Möble kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mobilya
- Sağ Salim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sağ Selamet
- Tadat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sayım, Sayma
- Saha kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alan, Arsa, Meydan, Yakut
- Gurbet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yurt Dışı, Yadel
- Görmezlikten Gelmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görmezliğe Vurmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü