Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
O Zaman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı O Vakit, Onda
- Tahıldöven kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düven
- Tebessüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gülümseme, Gülücük
- Müsadere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elkoyma
- Merhametsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vicdansız, Acımasız, Gâvur, Kalpsiz, Katı, Gaddar
- Özerk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağımsız, Muhtar, Muhtariyetlik, Otonom
- Selamet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esenlik, Esen, Kurtuluş
- Malaklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Manda
- Gereksemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muhtaç Olmak
- Utkulu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muzaffer
- İmam Suyu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rakı
- Hakikatsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vefasız
- Müşahit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözlemci
- Yezit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hilekâr, Sahtekâr
- Sagan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doktor, Hekim, Tabip
- Şifa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sağalma, Onulma
- Üçgen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müselles, Üçbucak
- Biriktirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toplamak, Tutmak, Yığmak
- Yağmur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rahmet, Bereket, Bolluk, Çokluk, Siper, Yağış
- İçtenlikle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Candan, Halisane, Yürekten
- Nikbinlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyimserlik
- Yine kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekrar, Gene, Yeniden
- Gözetçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bekçi
- Kılgı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tatbik, Ameliyat, Pratik
- Hafiflemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağırlığı Azalmak, Kolaylaşmak, Şiddeti Azalmak, Azalmak, Rahatlamak
- İnkârcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yoksayımcı
- Personalizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kişiselcilik
- Şartlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koşullanmak, Güdülenmek
- Sanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bellemek, Bilmek, Ummak, Zannetmek, Tahmin Etmek
- Bağboğan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küsküt
- Yanında kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birlikte
- Yavaş Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yavaşlamak
- Arkaik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşnı, Eskil
- Kontekst kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlam, Çevre
- Sarhoş Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olmak
- Acınaklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elemli, Kederli, Acılı
- Yavuklu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sözlü, Nişanlı, İstekli, Namzet, Sevimli
- İzafi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağıntılı, Göreceli, Nispi
- Damgalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mühürlemek, Damga Vurmak, Lekelemek, Karalamak, Kötülemek
- Tahdit Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kısıtlamak, Sınırlamak
- Mühimmat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savaş Gereçleri, Cephane
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü