Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kadavra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ceset
- Aşermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tiksinmek
- Parşömen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tirşe, Kâğıt
- Müşahit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözlemci
- Sıkaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mandal
- Topal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aksak
- Asuman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gök, Gökyüzü
- Ciklet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakız
- Malumat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgi, Veri, Sorak
- Saygıdeğer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sayın, Muhterem
- Az Kalmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ramak Kalmak
- Rantiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lüpçü, Getirimci
- Kamu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bütün, Halk, Hep, İçtimaiyet, Amme, Maşer
- Muin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yardımcı
- Muzaffer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yengici, Yenmiş, Üstünlük Elde Etmiş, Utkulu, Utkan
- Pabuçluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayakkabılık, Başmaklık
- Alışma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyum, Isınma, İntibak
- Harelenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mevişlenmek
- Karamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karalamak, Kötülemek, Lekelemek, Yermek, Kovlamak, Bakmak, Gözetmek
- Meşum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uğursuz
- Hat Trick kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üçleme
- Laso kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kement
- Ferahi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bolluk
- Sürücü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çoban, Şoför
- Zamir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adıl, İvazlık
- Kala kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalmış
- Mitoz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşeyli
- Bölmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taksim Etmek, Pay Etmek, Üleştirmek, Bölüştürmek, Parçalamak, Dağıtmak, Ayırmak, Kesmek
- Müsebbip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nedenci, Sorumlu
- Çınlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tınlamak
- Ardiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yığımlık, Antrepo, Depo
- Ayraç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parantez
- Payapay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eksiksiz, Tastamam
- İmbik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Damıtaç, Damıtıcı
- Ayrık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müstesna
- Çelişmez Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutmak
- Pasaklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kirli, Dağınık, Düzensiz, Çapaçul
- Şua kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Işın
- Evvelce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eskiden, Önce, Önceden
- Lisaniyat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dil Bilimi
- Eğmeç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kavis
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü