Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Monopol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekel
- Batkınlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İflas
- Merdiven Korkuluğu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tırabzan
- Ülfet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görüşme, Tanışma, Alışma
- Mazhakeli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mizahi
- Çepçevre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etrafını Alarak, Yüzük Kaşı
- Lodosluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güney
- Sebep kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İllet, Menşe, Münasebet, Neden, Saik, Vesile, Gerekçe
- Elim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acıklı
- Evlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Varmak, İzdivaç Etmek
- Çabukça kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çabucak
- Burhan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kanıt; Belgit
- İhsas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İma
- Eşey kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cinsiyet
- Maceraperest kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Serüvenci
- Sakıncalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahzurlu
- Kontak Lens kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lens
- Siftinmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oyalanmak, Zaman Geçirmek
- Tamuğ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cehennem
- İfrat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşırı
- Uran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Endüstri, Sanayi, Sanat
- Gönül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arzu, Can, Dil, Hatır, İçeri, İstek, Kalp, Karın, Sine, Yürek
- Abus kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Somurtkan, Çatık Yüzlü, Garip, Acayip, Garip
- Ümitlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Umutlanmak
- Ödenti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aidat
- Yad El kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gurbet
- Miyar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıstas, Ölçü, Ölçüt
- Meslek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çığır, Hayat, İş, Okul, Uğraş, Uğraşı, Ertik, Öğreti
- Fotometre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Işıkölçer
- Yanardöner kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alıştım Yandım, Janjan
- Neoplazma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ur
- Mıhlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çakmak
- Çürüme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tefessüh
- Prodüksiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üretim, Yapım
- Muğlâk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşılmaz, Çapraşık, Karışık
- Günü Geçmiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayat
- Çığırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çağırmak, Seslenmek, Viyaklamak
- Yengeç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Harçenk
- Görüşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yarenlik Etmek, Sohbet Etmek; Ahbaplık Etmek; Müzakere Etmek
- Baylanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşve, Naz
- Gergi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Perde
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü