Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Merih kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakıt, Mars
- Hizmet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görev, İhtimam, İş, Özen, Kulluk, Tapu, Yumuş, İşlev, Bakım
- Dürüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dürmek
- Paralamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parçalamak
- Alıntı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İktibas
- Sokulmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Girmek, Vurmak, Yaklaşmak, Yanaşmak
- Sadece kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bir, Hemen, Sade, Yalnız, Ancak, Tekçe
- Kaygan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaypak, Sürüşken, Yalçın, Kayağan, Zıypak
- Tecil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erteleme, Geciktirme
- İzolatör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalıtkan
- Düpedüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerçekten, Açıktan Açığa
- Sofist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgiç
- Güneş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gün
- Yelletke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fan, Vantilatör
- Dispanser kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakımevi, Sağlık Evi
- Müdafaa Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korumak, Savunmak, Tutmak
- Kurma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnşa
- Abatlaşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güzelleşme, Şenlenme, Yakşılaşma
- Mekik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzay Gemisi
- Kemikli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıska
- Kaldırım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seki, Tretuvar
- Bavul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Camedan
- Sardalya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ateş Balığı
- Öğüt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ders, Nasihat
- Oyumlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutmak
- Mutabık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birge, Uygun, Yekdil, Uyumlu, Özdeş, Uyuşmuş, Uygun Olan
- Dide kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göz
- Sefihlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Halt Etmek
- İmik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boğaz, Gırtlak, Bıngıldak
- Oluşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meydana Gelmek, Başlamak, Çıkmak, Peyda Olmak, Teşekkül Etmek, Tekevvün Etmek
- Kalaylamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sövmek
- Dosdoğru kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dimdik, Doğru
- Kırpıntı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesinti
- Silgeç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Silecek
- İradeli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstençli
- Zeyreklik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zekâ
- Istampa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Damgalık, Damga, Mühür
- Muhayyel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hayali, Hayal Edilmiş, İmgelenen
- Külte kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Demet, Külçe
- Mürebbiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğitmen, Dadı
- Sarhoş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçkili, Esrik, Dumanlı, Küp, Mest, Esri, Sermest
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü